EFSA, besin öğelerine ilişkin bilimsel tavsiyelerini güncelledi
Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) Diyetetik Ürünler, Beslenme ve Alerjenler Paneli karbonhidrat, lif, yağlar ve su alımına ilişkin beslenme referans değerlerini güncelledi. Sırada vitamin ve mineraller var.
Geçtiğimiz yıl Avrupa Komisyonu tarafından bazı besin öğeleri için en son 1993’te belirlenen beslenme referans değerlerinin güncelleştirilmesinin istenmesi üzerine EFSA, 2010 Nisan’ında karbonhidratlar, yağlar, şeker, lif ve su için yeni beslenme referans değerlerini yayınlamıştı. EFSA ilk parti olarak protein ve enerji bileşenleriyle ilgili değerleri yayınlamış ve 2010 yılı sonuna kadar vitamin ve minerallerle ilgili çalışmalarına başlayacağını bildirmişti. Ancak bu değerlerle ilgili bazı uzmanlardan eleştiriler alan EFSA Diyetetik Ürünler, Beslenme ve Alerjenler Paneli bu yıl yine Komisyonun talebi üzerine; karbonhidrat, lif, yağlar ve su alımına ilişkin beslenme referans değerlerini güncelledi.
Avrupa Komisyonu, EFSA’nın yeni bilimsel kanıtları, ulusal ve uluslararası düzeydeki yeni gelişmeleri dikkate alarak, bu konuyla ilgili daha önceki AB tavsiyesini güncellemesini istedi. EFSA diyetteki lif, yağ, su ve karbonhidratlar için beslenme referans değerleri (DRV) ile ilgili ilk görüşlerini Haziran ayının başında Komisyona sundu. Bunun ardından da vitamin ve mineraller için beslenme referans değerleriyle ilgili görüşlerini yayınlayacak.
EFSA’nın bilimsel tavsiyeleri Avrupa’da; beslenme ilkeleri, halk sağlığıyla ilgili beslenme hedeflerinin belirlenmesi ve sağlıklı beslenme konusunda tüketicilerin bilgilendirilmesi ve eğitilmesi programlarını destekleyen önemli bir temeli sağlıyor. Beslenme referans değerleri, insanların yaş ve cinsiyete bağlı olarak sağlık açısından gerekli olan besin alım miktarlarını gösteriyor.
EFSA’nın güncelleyerek Avrupa Komisyonu’na sunduğu beslenme referans değerleri şöyle:
Patates ve makarna gibi nişastalı gıdalar ile şeker gibi basit karbonhidratlar dâhil olmak üzere toplam karbonhidrat alımı hem yetişkinler hem de çocuklar için toplam enerji alımının %45 – %60’ı arasında olmalı.
Yağ alımı, toplam enerji alımının %20 ila 35’i arasında olmalı. Bebekler ve küçük çocuklar için bu değerler özel gelişimsel ihtiyaçları dikkate alınarak hesaplanmalı.
Kilo kontrolünde ve beslenmeyle ilgili hastalıkların önlenmesinde glisemik indeks ve glisemik yükün rolüne ilişkin kanıtlar henüz yeterli değil.
Şeker içeriği yüksek gıdaların sık tüketilmesinin diş çürümesi riskini artırdığını gösteren kanıtlar var. Veriler şekerle tatlandırılan içeceklerle birlikte fazla şeker alımı ile kilo arasındaki bağlantıları da gösteriyor. Ancak Panel, şekerler için bir üst sınır belirlenmesine yönelik yeterli kanıt bulamadı. Bunun nedeni, sağlıkla ilgili muhtemel etkilerin başlı başına toplam şeker alımıyla değil, tüketilen gıda türü ve ne sıklıkla tüketildiği gibi gıda tüketim alışkanlıkları ile ilgili olması. EFSA, beslenme önerilerinde ve ulusal düzeyde gıda beslenme kılavuzlarının geliştirilmesi sırasında şekerli gıda tüketimi alışkanlıklarının politika yapıcılar tarafından dikkate alınması gerektiğini söylüyor.
Günlük 25 gram diyet lifi alımı yetişkinlerde normal bağırsak fonksiyonları için yeterli. Ayrıca erişkinlerde yüksek diyet lifi alımı ile ilişkili sağlık yararları (kalp hastalığı riskinin azalması, tip 2 diyabet ve kilo kontrolü gibi) olduğunu gösteren kanıtlar bulunuyor.
Doymuş yağ ve trans yağ alımının yüksek olmasının kan kolesterol düzeylerini arttırarak kalp hastalığı gelişimine yol açtığına ilişkin kanıtlar bulunuyor.
Doymuş yağ ve trans yağ alımının sınırlandırılması ve yerine mono-ve poli-doymamış yağ asitlerinin alınması konusu beslenme önerilerinde ve ulusal düzeyde gıda beslenme kılavuzlarının geliştirilmesi sırasında politika yapıcılar tarafından dikkate alınmalı.
Ayrıca günlük su alımında kadınlar için 2,0 litre, erkekler için 2,5 litre yeterli kabul edildi.