Stanford Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, stres altındayken yediklerimizden değil, stres nedeniyle salgılanan hormondan dolayı kilo aldığımızı ortaya koydu.
ABD’de bulunan Stanford Üniversitesi Tıp Bölümü’nde yapılan bir araştırmaya göre, stres başlı başına hücreler üzerinde yarattığı etki nedeniyle kilo almamıza neden oluyor. Stres altındayken yediklerimizden değil, stres nedeniyle salgılanan hormondan dolayı, kilo alındığı sonucunu ortaya koyan araştırma fareler üzerinde yapıldı, ancak uzmanlar insanlarda da benzer etkilerin olduğu görüşünde.
“Stres yağlı hücrelerin artmasına neden oluyor”
Araştırmayı değerlendiren İstanbul Aydın Üniversitesi’nden Uzman Diyetisyen Olcay Barış, araştırmanın henüz deney aşamasında olduğunu ancak bulguların en az 24 saat stres altında kalınması halinde vücuttaki yağ miktarında artış olacağına dair bulgular olduğunu söyledi.
Barış, “Bugüne kadar, stresliyken, üzgünken, kaygılıyken iştahımızın açıldığını ve bu ruh hallerinin bu nedenle kilo almamızı kolaylaştırdığını söylüyorduk. Bu araştırmaya göre ise stres tek başına bir neden olarak, yağ hücrelerinin artmasına neden olarak kilo artışına yol açıyor” dedi.
Her iki koşulda da stresin kilo alınmasında önemli bir faktör olduğuna dikkat çeken Olcay Barış, “Aslında dikkat etmemiz gereken şu; gün içinde strese hepimiz maruz kalıyoruz. Önemli olan stresi yönetmeyi öğrenmek. Aksi takdirde dengeli de beslensek gün içinde strese bağlı olarak kilo almak kaçınılmaz oluyor” diye konuştu.
“Stres göreceli bir kavram”
Stres kısmen göreceli bir kavram. Her birey yaşamını ya da işini stresli olarak tanımlar. Ancak her strese maruz kalma durumunun kiloya zemin oluşturduğunu söylemek de mümkün değil. Bu durumda strese ne kadar maruz kaldığımız belirleyici.
Araştırma bulgularına yönelik değerlendirmelerde bulunan Barış, “Çalışmada 24 saat boyunca stres hormonuna maruz kalan farelerde yağ oranın iki katına çıktığı ifade ediliyor. Kısa süreli stresin, kilo alma nedeni olduğunu söylemek çok güç. Burada önemli olan, gün içindeki stresin gece de devam edip etmediğidir” ifadelerini kullandı.

Kilo vermek için en sık yapılan hatalar
Yazın yaklaşmasıyla birlikte diyet programlarının yeniden yapılmaya başlandığını, ancak bazı konularda ısrarla hata yapıldığını da vurgulayan Uzman Diyetisyen Olcay Barış, bu hataları da şöyle sıraladı:
Tek Tip Beslenme: Tek tip beslenme ile kilo verdiğimizi sanırız ama çoğunlukla kas kaybı yaşarız. Vücuttan atılan ödem de, kilo verme olarak değerlendirilir ancak ilk fırsatta yerini geri alacaktır.
Uzun Süre Aç Kalmak: Ramazan ayında oruç tutanların birkaç gün içinde kilo verdiğini düşünmesinin nedeni de kaybedilen kas ve ödemdir. Bir diyet metodu olarak da uzun süre aç kalmak son derece hatalıdır. Kas kaybına neden olduğu gibi, bünyenizin zayıflamasına neden olur.
Limon ya da sirkeli su kilo verdirir mi?
Limonlu ya da Sirkeli Su tüketimi: Hiçbir gıda, bilimsel olarak yağ yakmaz. Limonlu ya da Sirkeli su ile sadece metabolizmanın hızlanmasına destek olabilirsiniz ama kilo verme sürecinin temel formüllerinden gibi yansıtılması yanlış.
Etkili diyetlere birden başlamak: Birden hızlı ve kapsamlı bir diyete başlamak, bağışıklık sistemimizi ciddi anlamda olumsuz etkiliyor. Bağışıklık sistemimizin zayıflamaması için diyetin A, C ve E vitaminleri açısından zengin olması çok önemli. Diyet aslında bir sağlıklı yaşam tarzı ve bunun sürdürülmesi lazım.
Diyetisyen Olcay Barış, sahip olunan her bir kilo için 30-35 mililitre su içilmesi gerektiğini belirterek, “Günde 2-3 kupa yeşil çay içmenin metabolizmayı ciddi anlamda hızlandırdığı bilinmektedir. Ama bunlar dışında hiçbir besinin yağ yakma özelliği yoktur” uyarısında da bulundu.