24 Mart Dünya Tüberküloz Günü nedeniyle konuşan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Belgin İkidağ, geçmeyen öksürüğün halk arasında ince hastalık ya da verem olarak bilinen tüberküloz hastalığı olabileceğini belirterek, uyarılarda bulundu.
Dünya Tüberküloz Günü
Her yıl 24 Mart’ta gerçekleştirilen Dünya Tüberküloz Günü ile küresel tüberküloz salgını hakkında farkındalık oluşturmak ve hastalığı ortadan kaldırmak hedefleniyor.
Dünya Tüberküloz Günü, Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği 8 resmi küresel toplum sağlığı kampanyasından biri.
Neden 24 Mart?
Dr. Robert Koch, 24 Mart 1882’de Berlin Üniversitesi Hijyen Enstitüsü’nde bir grup bilim adamına tüberkülozun nedenini bulduğunu açıklamıştı. Koch Berlin’de bu duyuruyu yaptığında, tüberküloz hastalığı Avrupa ve Amerika’yı kasıp kavuruyor, her 7 kişiden birinin ölümüne neden oluyordu. Koch’un bu keşfi tüberkülozun teşhis ve tedavi edilmesinin önünü açtı.
1982 yılında ise, Koch’un sunumunun 100. yılında Tüberküloz ve Akciğer Hastalığı Karşıtı Uluslararası Birlik (IUATLD), 24 Mart’ın Dünya Tüberküloz Günü olarak belirlenmesini önerdi. WHO’nun Dünya Sağlık Kurulu ve Birleşmiş Milletler bu tarihten 13 yıl sonra tüberküloz gününü resmi olarak kabul etti.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı’ndan tüberküloz uyarıları…
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Belgin İkidağ, veremin günümüzde tedavisi mümkün olan bir hastalık olduğunu belirterek, tedaviye uyulmadığında ölüme yol açabileceğini kaydetti.
İkidağ, veremin görülme sıklığı az olmasına rağmen ölüme neden hastalıklar arasında yer aldığını hatırlatarak; “Tüberküloz, solunan hava ile akciğerlere giren TBC mikrobunun neden olduğu, akciğerlerde yerleşen, fakat kan ve lenf yoluyla tüm vücuda yayılabilen bulaşıcı bir hastalıktır. Tüberküloz (verem) tokalaşmak, hastaların kullandığı eşyalara temasla bulaşmaz.
Hastalık kolaylıkla bulaşabilir
Hastalık eğer hasta tedavi altında değilse ve mikrop saçıyorsa kolaylıkla bulaşabilir. Örneğin, mikrobu taşıyan kişilerin öksürmesi, hapşırması ya da konuşurken etrafa yaydıkları, içinde mikrop bulunan damlacıkların sağlıklı kişiler tarafından nefes yoluyla alınması bulaşması için yeterlidir.
Diğer yandan mikrobu alan her kişi hemen hasta olmayabilir, vücutta yıllarca gizlenen mikrop, vücut direnci düştüğünde hastalığa neden olabilir. Bağışıklık sisteminin zayıflaması hastalığa zemin hazırlarken, tedavinin aksatılması da mikrobun dirençli hale gelmesine yol açabilmektedir” dedi.
“Uzun süren öksürük tüberküloz habercisi”
Dr. Belgin İkidağ, sinsi bir hastalık olan tüberkülozun basit göründüğü için önemsenmediğini ifade etti.
Belirtileri hakkında da bilgi veren İkidağ, geçmeyen öksürüğün veremin habercisi olabileceğine dikkat çekerek, “Uzun süren inatçı kuru öksürük, öksürükle birlikte ağızdan kan gelmesi, göğüs ağrısı, iştahsızlık, kilo kaybı, halsizlik, yüksek ateş, nefes darlığı, terleme gibi belirtiler gösteren hastalık hafif başlar ve yavaş yavaş ilerler. Dolayısıyla hastalık geç fark edilebilir” şeklinde konuştu.
Tüberküloz güneşi sevmiyor
Dr. Belgin İkidağ, hastalığın özellikle güneş almayan nemli, kapalı ortamlarda ve kalabalık yerlerde daha hızlı yayıldığını anlatarak, ultraviyole ışınlarının mikropları hızla yok olmasına yol açtığı ve bu nedenle de güneş gören ortamlarda hastalığın yayılma olasılığının düşük olduğunu dile getirdi.
Tüberkülozun hala yaygın enfeksiyon hastalığı olduğunu, stres, uykusuzluk, beslenme bozukluğu, içki ve sigara gibi etkenlerin vücut direncini düşürdüğü için hastalığa yakalanma riskini arttırdığını ifade eden İkidağ, erken tanı ve tam tedavi ile hastalığın geçebileceğini kaydederek, tedavi edilmeyen durumlarda ise hastanın ölüm riski ile karşı karşıya kalacağını söyledi.
İHA