Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’ndan (TÜBİTAK) enzime dirençli nişasta üretimi için lisans alan Konyalı firma tarafından, Türkiye’nin ilk diyabet fırını açıldı. Enzime dirençli nişasta kullanılarak üretilen pasta, kek, börek, ekmek gibi unlu mamullerle de diyet yapılabileceğini belirten diyetisyen Beyhan Koyuncu, “Hem kalorisini, hem karbonhidratını azalttık ve lif bakımından ürünlerimizi zenginleştirdik” dedi.
Enzime dirençli nişasta yapılan unlu mamuller sayesinde artık pasta ve börek yiyerek de diyet yapılacak.
Diyabetlilerin diyetine uygun ürünler
Enzime dirençli nişastayla yapılan ürünlerin ince bağırsakta sindirilip, kan şekerini yükseltmediğini belirten diyetisyen Beyhan Koyuncu, şunları söyledi:
“Diyet yapan, diyabetli olan, çölyak gibi özel spesifik hastalıklara yönelik ürünleri geliştirmek ve kullandığımız unlarla insanlara farklı bir lezzet sunmayı amaçlıyoruz. Şu an bir pastanede olabilecek tüm ürünlerimiz burada var. Kek, kurabiye, ekmek çeşitlerimiz, makarna, gevrek ve kendimize ait olan diyet ve diyabetik unların satışını sunuyoruz. Türkiye’nin ilk diyabet fırınının Konya’da olması bizi çok mutlu ediyor. Gelen müşterilerimizden güzel geri dönüşler alıyoruz.
Türkiye’nin ilk diyabet fırını
Ürün esas olarak TÜBİTAK tarafından geliştirilen enzime dirençli nişasta içeriyor. Bunu lif olarak düşünebilirsiniz. Bu sayede bu kısım ince bağırsakta sindirilmeden kalın bağırsağa geçiyor. Normal beyaz unlar gibi ince bağırsakta sindirilip kan şekerini yükseltmiyor. Aynı zamanda bu sindirim kalın bağırsakta sindirildiği için oradaki hücrelerin enerji kaynağı oluyor. Hem oradaki yararlı bakterilerin sayısını arttırıyor hem hücreleri besliyor aynı zamanda kolon kanseri gibi kanserlerin önlenmesinde yardımcı oluyor.”
“Kaloriyi ve karbonhidratı azalttık”
Yapılan ürünlerde kalori ve karbonhidrat oranını azalttıklarını belirten Koyuncu, “Lif bakımından ürünlerimizi zenginleştirdik. Bir pastaneye gittiğinde insan çekinerek yediği bir kurabiye ya da böreği burada rahatlıkla yiyebilir.” dedi.
Diyet deyince insanların aklına salata, meyve tabaklarının geldiğini ifade eden Koyuncu, “Bizim yaptığımız ürünleri de yiyebilerek diyetlerine rahatlıkla devam edebilirler” ifadesini kullandı.
Enzime dirençli nişastanın kullanımının ilerleyen dönemlerde artacağını da belirten Koyuncu, “Enzime dirençli nişasta zamanla daha çok yaygınlaşacak, her türlü üründe kullanılmaya başlanacak. Çünkü beslenme tarzımız çok yanlış. Lif bakımından çok fakir besleniyoruz. İlerleyen zamanlarda bu tür mekanlar bu tür ürünler hızla artacak. Bunun kazancı da ürünleri lif bakımından zenginleştirmemiz. Bir salatadan ya da meyveden aldığınız lifi aslında biz beyaz una katarak onu nitelikli hale getirdik” diye konuştu.
DHA