Sağlık Bakanlığı’ndan obezite ile mücadelede önemli adım…
Sağlık Bakanlığı, obezite ile mücadele kapsamında hazırladığı Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı’na son şeklini vermek için Obezite ile Mücadele Çalıştayı düzenledi.
Türkiye, son yıllarda önemli bir sağlık sorunu haline gelmeye başlayan obeziteyi, Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı 2008-2012” ile durdurmaya hazırlanıyor. Henüz taslak halinde olan Ulusal Eylem Planı’nın değişiklik yapılmış ikinci metni, Bakanlık tarafından 8 Temmuz’da Ankara’da düzenlenen Obezite ile Mücadele Çalıştayı’nda ele alındı. İkinci taslak metnin görüşe açıldığı bu çalıştayda, katılımcılar tarafından planın değerlendirilmesi sonucu elde edilen veriler doğrultusunda taslağa son şeklinin verilmesi planlanıyor.
Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. H. Tanju Besler ve Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Turan Buzgan’ın açılış konuşmalarını yaptığı çalıştaya, Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Perihan Arslan, Prof. Dr. Miyase Bayraktar, Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nevzat Artık, DSÖ Türkiye Temsilcisi Mehmet Kontaş ve TGDF Kurumsal İlişkiler Direktörü İlknur Menlik de sunumlarıyla katıldılar.
Prof. Dr. Tanju Besler açılış konuşmasında; toplumun beslenme alışkanlığında yıllar içinde değişiklikler meydana geldiğini, vücut ağırlığının denetimi ve obezite ile ilgili tüm dünyada bir mücadele başladığını söyledi. Sağlık Bakanlığı’nın hazırladığı eylem planı taslağı çalışmalarında büyük oranda gıda sektörünün bilimsel verileri ve görüşlerinden yararlanıldığını belirten Besler, bunlardan büyük bir kısmının bakanlıkça kabul görerek taslağa taşınmasını önemli bir husus olarak değerlendirdi.
Katılımcılara, “Gıda Sanayi Obezite Sorununa Nasıl Bakıyor?” başlıklı bir sunum yapan İlknur Menlik de, obezite ile mücadelede gıda ve içecek sanayinin tüm kurumlar ile sürekli iletişim ve koordinasyon içinde olduğunu ifade etti.
Çalıştayda, Ulusal Eylem Planı hakkında katılımcıları bilgilendiren Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Turan Buzgan; obezitenin gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin önemli bir sorunu olduğunu belirtti. Buzgan, dünyada hala bulaşıcı hastalıklardan ve yetersiz beslenmeden kaynaklanan sorunlar olduğunu, ama bu tür sağlık sorunlarının Türkiye’de gün geçtikçe azaldığını söyledi.
Dünyada ortalama yaşam ömrünün uzadığını ve günümüzde hastalık yüklerinin büyük bir kısmını bulaşıcı olmayan kronik hastalıkların oluşturduğunu söyleyen Buzgan, hareketsiz yaşam tarzı ve sağlıksız beslenmenin sağlık için önemli risk faktörleri arasında olduğunu belirtti. Tütünle mücadele, beslenme ve kronik hastalıklarla ilgili Bakanlık bünyesinde daire başkanlıkları oluşturulduğunu da söyleyen Buzgan, Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı taslağının uzmanların ve ilgili sektör temsilcilerinin görüşleri doğrultusunda hazırlandığını, bu çalıştay ile son şeklini vererek uygulamaya geçmeyi düşündüklerini belirtti.
İzlenebilir ve denetlenebilir olmalı
Turan Buzgan, konuşmasına şöyle devam etti: “Obezite konusunda farkındalık oluşturmak oldukça zor. Çünkü toplumumuzda kilolu olmak olumlu, zayıflık ise olumsuz olarak değerlendiriliyor. Motorlu araçlar, hareketsiz yaşam, yanlış beslenme ve değişik faktörlerle kiloluluk artıyor. Bu program oluşurken birçok bakanlık, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarından katkılar alındı ve bir taslak ortaya çıktı. Bu alanda program yapmak doğru, ama bu eylem planı haline getirilmeli, bütçe hazırlanmalı. Biz de şu anda bu aşamadayız. İzlenebilir ve denetlenebilir olması lazım. Sağlıklı yaşam herkesin hakkı ve bu konu Sağlık Bakanlığı’nın başta gelen görevlerinden biri. Artık yetersiz beslenmenin değil, dengesiz beslenmenin sorun olduğunu görüyoruz. Fiziksel aktiviteyi de geliştirmemiz gerekecek. Ülkemiz televizyonun çok izlendiği, okumanın az olduğu bir ülke. Bu nedenle haberlerde, filmlerle, dizilerin içine indirekt olarak yerleştirmek ile katkı sağlanabilir. Basının da desteğini almamız gerekiyor”.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye Temsilcisi Mehmet Kontaş ise DSÖ Avrupa Bölgesi ülkelerinin üçte ikisinin, gıda ve beslenme politikaları geliştirdiğini belirterek, bu konuda eylem planlarının hazırlanmasının yanında uygulanmasının da önemli olduğunu söyledi. DSÖ Avrupa bölgesi için, gıda ve beslenme politikaları konusunda 2007-2012 yıllarını kapsayan ikinci eylem planının hazırlandığını anlatan Kontaş, Türkiye olarak hazırlanan Ulusal Eylem Planı’nın da buna uygun olmasını hedeflediklerini söyledi.
Ulusal sağlık ve beslenme araştırması gerekli
Çalıştayda Türk gıda sanayinin obezite sorununa bakışına ilişkin bir sunum yapan TGDF Kurumsal İlişkiler Direktörü İlknur Menlik konuşmasında; “Türk toplumunun obezite ve malnutrisyon da (yanlış beslenme) dahil olmak üzere sağlık, beslenme ve fiziksel aktivite yeterlilik durumunu gösteren güncel ve kapsamlı bir araştırma ne yazık ki mevcut değildir. Ulusal Eylem Planı ile ilgili gelecekteki tüm strateji, politika ve uygulamaların güvenilir bilimsel veriler üzerine dayandırılabilmesi için kendi ulusal sağlık ve beslenme araştırmamızı yapmamız acil bir gereksinimdir” dedi.
Çalıştay sonrasında TGDF Başkanı Şemsi Kopuz da bir basın açıklaması yaparak Bakanlığın hazırlamış olduğu Ulusal Eylem Planı’nın amacına ulaşmasının çoklu stratejiler, tüm paydaşların çabası ve uzun vadeli yaklaşımlar ile mümkün olabileceğini ifade etti. Obezite ile mücadelede yeterli ve dengeli beslenme ile fiziksel aktivitenin önemine işaret eden Kopuz; gıda sanayicileri olarak bu iki konuda tüketiciyi bilinçlendirme çalışmalarının devam ettiğini ve bu amaçla tüm kurum ve kuruluşlarla işbirliği içinde olduklarını belirtti.
Eylem Planı ile neler hayata geçecek?
Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından çok sayıda kurum ve kuruluşun da görüşü alınarak oluşturulan Ulusal Eylem Planı taslağında; obeziteye karşı 2012’ye kadar hayata geçirilmesi planlanan aktivitelere yer veriliyor. Taslak planda esas olarak, ülkemizde obezite epidemisini tersine çevirmek amacıyla toplumun yeterli ve dengeli beslenme ve fiziksel aktivite konularında bilinçlendirilmesi ve medya aracılığı ile teşvik edilmesi amaçlanıyor.
Taslak metne göre; Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlükleri bünyesinde bireylerin her an ulaşabilecekleri ve doğru bilgi alabilecekleri ücretsiz “Obezite İle Mücadele Bilgi Hattı” kurulması planlanıyor. Ayrıca, okul öncesinden üniversiteye kadar tüm öğrencilerin yılda 2 kez vücut ağırlığı ve boy uzunluğu ölçümlerinin yapılması, üniversitelerde beden eğitimi derslerinin zorunlu hale getirilmesi ve yapılan etkinliklerin niteliğinin ve süresinin arttırılması da hedefleniyor. Gıda ürünleri etiketlerinde tüketiciyi bilgilendirecek, kolay anlaşılabilir ve okunabilir şekilde beslenme beyanlarının yer alması ve sağlık beyanları ile ilgili yeni düzenlemeler yapılması da planlanan hedefler arasında yer alıyor.
500’den fazla çalışanı olan işyerlerinde spor merkezi kurma zorunluluğunun yanında, alışveriş merkezleri ve rekreasyon alanları gibi toplu yaşam alanlarında egzersiz yapma olanakları sağlanması; sağlık kuruluşlarına başvuranların diyet hizmetlerinin ücretlendirilmesi ve bedelinin devlet tarafından karşılanmasına yönelik düzenlemeler de planın içinde yer alıyor.