AB kriterlerine uygun tüketici haklarına ulaşıyoruz
Tüketici Yasası değişiyor
Tüketici ve Çevre Eğitim Vakfı (TÜKÇEV) Başkanı Beyhan Aslan: “Tasarı yasalaştığında birçok konuda yeniliklerle tanışacağız”
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından iki yılı aşkın bir süredir devam eden “4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Taslağı” üzerindeki çalışmalar sona erdi. Son şekli verilen taslak, yeni Sanayi Bakanı Nihat Ergün imzasıyla Başbakanlığa gönderildi. Taslak, 33 maddeden ibaret olan değişikliklerle birlikte birçok yeniliği de beraberinde getiriyor.
Taslak üzerine görüşlerini aldığımız Tüketici ve Çevre Eğitim Vakfı (TÜKÇEV) Başkanı Beyhan Aslan da “AB kriterlerine uygun tüketici haklarına ulaşıyoruz. Tasarı yasalaştığında birçok konuda yeniliklerle tanışacağız” diyor. “Tüketicinin korunmasına ilişkin konunun; AB müzakere masasındaki Türkiye için Çevre ile birlikte en zor başlıklardan biri” olduğuna dikkat çeken Aslan, mevzuatın uyumu yanında, uygulamada karşılaşılan zorlukları aşma sorumluluğunun toplumun tüm katmanlarınca paylaşılmadıkça konunun çözülmüş olamayacağına dikkat çekiyor. Aslan’a göre hem üreticinin, hem tüketicinin sosyal ve bireysel hakları yanında; sorumluluklarının bilincinde olması bu yasanın uygulamasını kolaylaştıracak ve AB Müzakere masasındaki Türkiye’yi rahatlatacak. “Bu gerekçeyledir ki; üreticinin de tüketicinin de bilgilenmeye ihtiyacı var. Hak arama, hesap sorma yol ve yöntemlerini öğrenmesi; bu konuda görev yapan kamu örgütleri ile Sivil Toplum Kuruluşlarını ve onların işlevlerini bilmeleri şarttır” diyor. TÜKÇEV ile Hacettepe Üniversitesi Tüketici-Pazar-Araştırma-Danışma-Test ve Eğitim Merkezi’nin (TÜPADEM) birlikte yaptığı “Tüketicinin Korunması ve Tüketici Haklarına İlişkin Bilinç Düzeyi Araştırması” sonuçlarının, tüketicinin eğitimi konusunda alınacak çok yolun olduğunu gösterdiğini belirtiyor. Aslan; araştırmanın sonuçlarına göre tüketicinin, haklarına ilişkin başvurulacak kamu makamlarını tanımadığı gibi, STK; Tüketici Dernek ve Vakıflarının işlevlerinden de haberdar olmadığına, kamu, özel sektör ve STK’lara karşı güven sorunu yaşadığına dikkat çekiyor.
TÜKÇEV’in, TÜPADEM ile birlikte gerçekleştirdiği araştırmasıyla bu yıl, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın 12. Geleneksel Tüketici Ödülü’nü kazandığını hatırlatan Başkan Aslan; tüketicinin hak ve sorumlulukları konusunda hem tüketicilerin hem de konuya ilişkin kamu – özel sektör yetkilileri ile STK’ların kendilerini sorgulamaları gerektiğini belirterek; “Topyekûn ciddi bir eğitime ihtiyacımız var” diyor.
Yenilikler
1995 Yılında kanunlaşarak hayatımıza giren 4077 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun”, 2003 yılında kapsamlı bir değişikliğe uğradı. Ancak geçen süre zarfında gelen görüşler ve AB mevzuatına uyum kapsamında yeniden değişikliğe ihtiyaç duyuldu. Konunun önemi ve çok geniş kapsamlı olması nedeniyle Bakanlık, Taslak çalışmaları devam ederken, kamu ve özel sektör ile sivil toplum örgütlerinden görüş sordu, eleştiri ve önerilerini istedi.
Gelen öneriler doğrultusunda değiştirilen ve son hali Başbakanlığa gönderilen tasarı taslağında; 4077 sayılı Tüketici Yasasında yapılan kapsamlı değişikliğin yanında, ilk defa düzenlenen konulara da yer veriliyor. Yürürlük ve yürütme maddeleri ile birlikte 33 maddeden ibaret olan değişikliklerle Tüketicinin Korunması mevzuatı; AB mevzuatı ve direktifleri ile uyumlu hale geliyor. Taslak; finansal hizmetler, Haksız Ticari Uygulamalar ve önlemleri, indirimli satışlar ve ihtiyari garanti gibi yenilikler ihtiva ediyor. Bir ticari uygulamanın Kanun’da yasaklanan türden olup olmadığını değerlendirmek ve eğer haksız bir ticari uygulama ise buna ilişkin yaptırımları uygulamakla görevli 8 üyeden oluşan Haksız Ticari Uygulamalar Kurulu’nun oluşumu öngörülüyor.
Reklam Kurulu üye sayısı ise 5 kamu kurumu temsilcisi, 7 sivil toplum örgütü temsilcisi, 1 üniversite temsilcisi olmak üzere 29’dan 13’e indiriliyor. Sağlık, kişisel bakım ve kozmetik, gıda, tütün ve alkol, iletişim hizmetleri, banka ve sigortacılık, eğitim, turizm, enerji, teknoloji ve dayanıklı tüketim malları gibi alanlarda çok sayıda sektörel ihtisas komisyonun kurulması da yeni taslakta yer alıyor. Ancak ne yazık ki en çok reklam veren gıda sektörü yeni düzenlemeye göre Reklam Kurulu’nda temsil edilemiyor. Reklâm veren sektörler incelendiğinde, en çok reklam veren sektörün gıda olduğu, sektörün reklam veren diğer sektörlere göre gerek süre ve gerekse reklam sayısı bakımından neredeyse iki misli fark attığı görülüyor. Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu da Taslak hakkında Bakanlığa bildirdiği görüşünde bu noktaya dikkat çekiyor. “Bu yüzden Kurula gıda sektörünü temsilen bir üyenin alınması gereklidir” görüşüne yer veriliyor. Ayrıca, Türk Tabipler Birliğinden bir üyenin olması öngörülen Reklam Kurulu’nda; aynı gerekçe ile alet, makine, kozmetik, kimya, gıda ve benzeri sektörlere hizmet veren TMMOB’nin de bir temsilci ile kurulda bulunmasının yararlı olacağı ifade ediliyor.
Tüketici ödülleri
Yeni taslakla birlikte tüketici ödüllü firma ya da ürün sunumuna da disiplin getiriliyor. Kimlerin ve hangi şartlarda Tüketici Ödülleri vereceği de şartlara bağlanıyor. Tüketici Ödülü veya benzeri bir isim altında ödül vereceklerin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’ndan izin almaları zorunlu hale getiriliyor. Bakanlıktan izin alınmadan verilen Tüketici Ödüllerini alanların ise bu ödülleri reklam ve ilanlarında kullanmaları yasaklanıyor. TÜKÇEV Başkanı Beyhan Aslan; “Çok önemli gördüğümüz bir husus. Tasarı taslağında tüketiciyi yanıltıcı, yanlış yönlendirici eylemlerle ilgili en önemli düzenleme, önüne gelene “Tüketici Ödülü” vermesinin önüne geçilmesidir” diyor. Böylece üreticileri ve STK’ları çok yakından ilgilendiren bu yeniliğin, toplumda kargaşayı azaltacağını ve güveni pekiştireceğini belirtiyor.