Yayınlanan yeni bir çalışmaya göre, sarımsak tüketimi bazı bileşiklerin anne sütüne geçmesine yol açabiliyor ve anne sütünü etkileyebiliyor. Ancak yenilen gıdalardaki maddeler ile anne sütü arasındaki ilişki karmaşık.
Erlangen-Nuremberg Üniversitesi (FAU) gıda kimyagerleri tarafından gerçekleştirilen araştırmada, sarımsak tüketimi ile anne sütü arasındaki ilişki test edildi.
Yapılan çalışmanın sonuçları Metabolites dergisinde yayınlandı.
Sarımsak ile anne sütü arasındaki ilişki
Emziren annelerin sarımsak yemesinin anne sütü üzerinde etkili olduğu, uzun zamandır bilinen bir teori.
Araştırmacılar deneklere 3 gram çiğ sarımsak verdi ve kimyasal analiz ve değerlendirme yapan bir uzman paneli yardımıyla anne sütünü test etti.
Araştırmacılar şunları söyledi: “Araştırma, sarımsak tüketiminin insan sütü aroma profili üzerinde belirgin bir etki yaptığını ve koku değişimlerinin tüketilen gıdanın orijinal aroması ile benzer olduğunu gösteriyor.
[bctt tweet=”Sarımsak tüketimi anne sütü aroma profilini etkiliyor!” username=”gidahatti”]
Eski araştırmalar, yüksek dozdaki gıda takviyelerinin ve bileşenlerin insan sütünün bileşimini etkileyebileceğini ortaya çıkarmıştı. Bu çalışmada ise, beslenmeyle alınan miktarlardaki gıdaların da insan sütü üzerinde etkili olduğunu ilk kez gösterdik.”
Erlangen-Nuremberg Üniversitesi ve başka yerlerde yapılan diğer araştırmalar da, havuç, vanilya ve okaliptüs gibi bazı gıdaları tüketmenin anne sütünün tadını ve kokusunu ve bebeklerin tat tercihlerini etkileyebileceğini göstermişti. Bununla birlikte söz konusu etki, test edilen tüm gıda ve içecekler için geçerli değil.
İnsan değerlendirmesi ve detaylı kimyasal analizler ilk kez bu çalışma ile bir arada kullanıldı.
Sarımsakta bulunan maddeler doğrudan süte geçemiyor
Araştırma ekibi, anne sütünün sarımsak tüketiminden etkilendiğini ancak bunun doğrudan bir geçiş olmadığını gösterdi.
Araştırmada, sarımsaktaki yalnızca 3 bileşiğin sütte bulunduğu belirlendi.
Sarımsak tüketimi, emzirilen bebekleri nasıl etkiliyor?
Yeni çalışmayı gerçekleştiren araştırmacılar, elde ettikleri sonuçları anlamak ve hangi maddelerin anne sütünü etkileme potansiyeli olduğunun belirlenmesi amacıyla daha detaylı çalışmalar yapılması gerektiğini aktardı.
Araştırmacılara göre yapılacak detaylı çalışmalar, bebeklerin bu madde geçişlerinden etkilenip etkilenmediğinin ve bu duyusal değişimlerin fizyolojik etkileri olup olmadığının belirlenmesi için de önemli.
FAU’da Gıda Kimyası Bölümü profesörü olan Andrea Büttner ve diğer bir araştırmacı, çocuklar üzerindeki olası etkilerle ilgili konuştu ve diğer araştırmacıların anne sütüyle beslenen bebek konusunu daha geniş bir şekilde incelemesi gerektiğini öne sürdü.