• Künye
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Site İçi Arama
Gıda Hattı
  • ANASAYFA
  • GIDA
  • TARIM
  • SAĞLIK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • KORONAVİRÜS
  • DEĞER KATANLAR
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • MUTFAK
    • BİLİM
    • ÇEVRE
    • YAŞAM
    • HAVA DURUMU
    • GÜNCEL
    • ASTROLOJİ
    • KİTAPLIK
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • ANASAYFA
  • GIDA
  • TARIM
  • SAĞLIK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • KORONAVİRÜS
  • DEĞER KATANLAR
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • MUTFAK
    • BİLİM
    • ÇEVRE
    • YAŞAM
    • HAVA DURUMU
    • GÜNCEL
    • ASTROLOJİ
    • KİTAPLIK
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Gıda Hattı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Anasayfa Güncel

Pozitif bakış

26 Eylül 2013
Süre:8 mins read
Pozitif bakış
FacebookTwitterLinkedinPinterestWhatsappEposta

Bardağın dolu tarafı da var!

Pozitif bakış

 Finansal kriz, bugünlerde reel sektörü de etkilemeye başladı. Diğer sektörlere kıyasla farklı dinamiklere sahip olan gıda sektörü, krizden etkilenecek olsa da karamsarlık yerine, çözüme odaklanmış durumda!

Global ekonomik krizle birlikte bütün ülke ekonomileri daralma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Nitekim IMF dünya reel büyümesini 2008 için %3,7, 2009 yılı için de %2,2 olarak revize etmiş durumda. En büyük ihracat pazarımız olan AB ekonomisi, ABD ekonomisi ile birlikte resesyon sürecine girdi. Bu süreçte ülkemizde sanayi üretimi, kapasite kullanımı, tüketici beklentileri gibi veriler ise bugünlerde durgunluğu işaret ediyor. Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Kalpaklıoğlu’nun “Yapılan tespitler, global krizin Türkiye’yi kredi, portföy, dış ticaret ve tüketicilerin davranış biçimleri olmak üzere dört kanaldan etkileyeceği şeklinde ve bu durumun tüm paralel etkileri, her sektörde olduğu gibi gıda ve içecek sektöründe de kendini göstermeye başladı” sözleri bu duruma dikkat çekiyor.

Ülker Gıda ve İçecek Grubu Başkanı Mehmet Tütüncü de küresel krizle birlikte talepte daralmanın ve büyümedeki yavaşlamanın sektörlere etkileri üzerine yapılan birçok araştırmanın bunu destekler nitelikte sonuçlar ortaya koyduğunu söylüyor. Hemen ardından ekliyor; “Ancak, tüketicinin harcamalarındaki kısıtlamalar içinde gıdanın ilk üçte olmadığı görülüyor. Bu sebeple gıda sektöründe bugünlerde, ekonomik gelişmelerin ciddi bir yansıması görülmüyor. Bu durum, gıda sektörünün diğer sektörlere kıyasla farklı dinamikleri olmasından kaynaklanıyor”.

 “Ev dışı tüketim henüz hala lüks olarak nitelendirildiğinden, bu alandaki yavaşlamanın gıdayı da etkileyeceğini söyleyebiliriz” diyen Cargill Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Murat Tarakçıoğlu; “Aslında Türkiye’de her sektör 2007 yaz aylarından itibaren yavaşlama trendine girmişti” tespitini yapıyor. “Gıda da tabii ki paralel hareket etti. Dolayısıyla son küresel kriz öncesinde zaten belli bir düzeltme hareketi oldu” diyor. Küresel kriz ve durgunluk için yorumu ise ilginç, ancak yaşanan durumu çok güzel özetliyor: “Bu tür yavaşlamaları ben sağlıklı olarak nitelendiriyorum. Yelkenlerin sürekli şişmesi kapasite fazlalığı yarattı. Bunun bir noktada normale dönmesi gerekiyordu. Her musibet beraberinde başka bir artıyı getiriyor. Sanırım son krizin pozitif tarafı bu olacak”.

Alternatif ihracat pazarları

TGDF Başkanı Şemsi Kopuz, önümüzdeki dönemde gıda sektörünün büyüme rakamlarının revize edileceği ve ihracatın da AB pazarının daralacağı öngörüsüyle bir miktar düşeceği görüşünde. Bu durumun, sektörün alternatif ihracat pazarlarına yönelmesi gereğini ortaya çıkardığını belirten Kopuz; “Ancak sektöre yeni açılımlar kazandıracağı da muhakkaktır” diyor. Bu nedenle ihracatı arttırıcı ve teşvik edici tedbirlerin bir an önce arttırılmasının zorunlu olduğuna işaret ediyor.

Kopuz’a göre krizin anahtarı Ar-Ge ve gelişen tüketici ihtiyaçlarına en iyi cevabı verecek olan inovatif çözümler. Bu nedenle sektörün bu tür çalışmalarında finansman sıkıntısı çekmemesi için, piyasanın likidite ihtiyacına cevap verilmesini ve üreticinin üzerinde devletten kaynaklanan yüklerin azaltılmasını öneriyor.

 SETBİR Başkanı Erdal Bahçıvan ise güven unsuruna dikkat çekiyor. Kaybolmaya yüz tutan finansal ve reel piyasalara güvenin yeniden kazandırılması gerektiğini söyleyen Bahçıvan; hükümetin bir an önce tedbir almasını ve aldığı kararları kamuoyu ile paylaşmasını bekliyor. Bahçıvan; “Sektör olarak da hammadde üretiminden başlayarak tüm girdilerde verimliliği yakalamak ve maliyetleri düşürmek zorundayız.

Piyasada yaşanabilecek likidite sıkıntısına dikkat çeken bir başka isim ise Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Artık. Bürokrasi deneyimi de olan Prof. Dr. Artık; “Gıda ve ekonomik kriz eş zamanlı olarak gündemimize gelmeye başladı” diyor. İşin psikolojik yönüne dikkat çeken Artık, tüketicinin bu dönemde daha dikkatli alışveriş yaptığını, piyasada para döngüsünün azalma eğilimi gösterdiğini ve likidite problemi yaşanabileceğini belirtiyor. Prof. Dr. Artık, KOBİ’lerin yaşamasının krizin aşılmasının temel göstergesi olacağını, yeni destek teşvikleri verilmesinin yanı sıra borç erteleme ve faiz indirimi gibi enstrümanların devreye sokulmasının da bir çeşit çözüm olacağını belirtiyor.

Karamsarlık yok

Kriz ve gıda sektörü üzerine görüşlerine başvurduğumuz Ülker Gıda ve İçecek Grubu Başkanı Mehmet Tütüncü, gelişmeleri tahmin etmenin gittikçe zorlaştığını ve yılın son aylarında ortaya çıkan talep daralması ve büyümedeki yavaşlamanın tüm sektörlerde olduğu gibi gıda sektöründe de karamsarlığa yol açtığı tespitini yapıyor. Bankacılık sektörünün sağlam yapısı, karmaşık finansal enstrümanlarla fazla çalışmamış olması, kamu maliyesinin sağlamlığı, genç ve dinamik nüfusu, tarım ve hayvancılık alanındaki potansiyelinin ciddi fırsatlar olduğun dikkat çeken Tütüncü; “Bu fırsatlardan fayda sağlayabilmenin önemli bir şartı da insanların karamsarlıktan uzaklaşmaları, geleceğe umutla bakmalarıdır” uyarısında bulunuyor. Tütüncü; reel sektör ve KOBİ’lerin, her zaman verimliliği ön planda tutarak ve tüketiciyi daha iyi anlamaya çalışarak krizden çıkabileceklerini belirtiyor.

 Büyük potansiyelimiz var

2008 yılında büyümenin yavaşlayacağını öngören Yaşar Holding, odaklanma stratejisi doğrultusunda yeni sektörlere girmedi. Tüketiciye kaliteli ürünü en iyi fiyatla temin etmeye öncelik veren Yaşar Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Kalpaklıoğlu, kamuoyunda oluşan kriz beklentileri ile ilgili dergimize yaptığı değerlendirmede, bu dönemi ülke olarak tarım ve hayvancılık konusundaki ev ödevlerimizi hızlandırmak için önemli bir fırsat olarak gördüğünü açıkladı. 2009’un fırsat yılı olduğunun altını çizen Kalpaklıoğlu; “Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan 2007-2013 Kırsal Kalkınma Programı’nın etkin uygulanması, tarım ve hayvancılık alanındaki potansiyelimizi harekete geçirecektir” diyor.

“Global krizin ekonomiye ve gıda sektörüne etkileri olacaktır” diyen Feyhan Hanım, bu durumun tüketicilerin yeni satın alma modelleri geliştirmesi şeklinde kendini gösterdiğini, daha fazla fiyat – kalite odaklı tüketicilerle karşı karşıya kalınacağını vurguluyor. Kriz sonrası şekillenecek yeni ortam için inovasyon, bilim ve teknoloji aracılığı ile yeni dalga bir büyüme sağlamanın yollarını araştırdıklarını, özellikle teknolojik inovasyonu günümüzde krizden kurtulmak için çıkar yol olarak gördüklerini belirten Kalpaklıoğlu; “Bu bağlamda gıda ve içecek sektöründe de yeni ürün gelişiminden vazgeçmek mümkün değildir” ifadesini kullanıyor.

Kalpaklıoğlu, özellikle KOBİ ölçeğinde faaliyet gösteren şirketlerin alacak yapılarını daha sağlıklı hale getirmelerini, yatırım kararlarını ise çok titizlikle vermeleri gerektiği konusunda da uyarıyor.

 “Hükümetin reel sektöre yönelik önceliği, ekonomik daralmanın önüne geçmek olmalıdır” diyen ve toplumsal barışın istihdam politikaları ile yakından ilgili olduğunu vurgulayan Kalpaklıoğlu önerilerini; işsizliğin artmaması için işgücü uyum programlarının hızlı bir şekilde gündeme konması, özel sektör ihtiyacına paralel işgücü yetiştirilmesinin sağlanması ve girişimciliğin teşvik edilmesi olarak özetliyor.

Domino etkisine dikkat

Kriz beklentileri üzerine görüşüne başvurduğumuz bir diğer isim olan Cargill Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Murat Tarakçıoğlu’na göre, tarım ve gıda alanında Türkiye’de fırsat çok. Fırsatları değerlendirebilmenin yolu ise ölçek ekonomisi ve lojistikten geçiyor. Gerek tarım gerekse gıda işletmelerimizin büyüklükleri dünyada rekabet etmeyi hedeflediğimiz ülkelere göre çok küçük. Bu da doğal olarak maliyet dezavantajı yaratıyor. Diğer taraftan, belli bir ölçeğe ulaşamadığınızda ihracat yapmakta da lojistik açıdan zorlanıyorsunuz. “Hollanda’dan İran’a 5 günde 30 Euro’ya taşınan bir malı, biz Türkiye’den 3 haftada 100 Euro’ya taşırsak ne kadar ihracat gücümüz olur, siz hesap edin” diyor. Asıl büyük tehlikenin, lüzumundan fazla endişe duyarak kabuğumuza çekilmemiz ve bunun yaratacağı domino etkisi olduğunu düşünüyor. “Kriz endişesi belki de aslında çok derin olmayacak bir durgunluğu gerçek krize çevirebilir” sözleriyle bu konudaki endişesini dile getiriyor.

 

 “Gemisini dalgalı sularda dikkatli kullanan şirketler, krizden kazançlı çıkacaktır. Cargill’in kültüründen kaynaklanan bir yaklaşımla hiçbir zaman yüksek risk alan bir firma olmadık. Tedbir anlamında bu ortamda yapacağımız ilave bir şey yok, bunlar zaten sürekli yapılıyor” diyen Tarakçıoğlu, orta ve küçük işletmelere birleşerek güçlenmelerini ve ölçeklerini büyütmelerini tavsiye ediyor. Tarakçıoğlu, “Cargill Türkiye’yi yenilikçi ürünlerle daha çok göreceksiniz. Özellikle 3 yıl önce portföyümüze kattığımız kakao, kaplama, kıvam artırıcı, aroma gibi ürünlerde potansiyel fazla” 2009 yılında ise yenilikçi ürünlere odaklandıklarını belirtiyor.

PaylaşTweetPaylaşPinGönderGönder

İlgiliYazılar

Prof. Dr. Sevil Atasoy, üçüncü kez Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu’nda!
Güncel

Prof. Dr. Sevil Atasoy, üçüncü kez Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu’nda!

21 Nisan 2021
23 Nisan’da sokağa çıkma yasağı olacak mı? İçişleri Bakanlığı Genelge gönderdi…
Güncel

23 Nisan’da sokağa çıkma yasağı olacak mı? İçişleri Bakanlığı Genelge gönderdi…

21 Nisan 2021
Maskeyle nefes almakta güçlük çekiyorsanız, burundaki 4 soruna dikkat!
Bilim

Çift maske takmaya gerek var mı? Bilimsel araştırma…

21 Nisan 2021

Bağlantıda Kalalım

Sıcak Haberler

Prof. Dr. Sevil Atasoy, üçüncü kez Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu’nda!

Prof. Dr. Sevil Atasoy, üçüncü kez Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu’nda!

21 Nisan 2021
23 Nisan’da sokağa çıkma yasağı olacak mı? İçişleri Bakanlığı Genelge gönderdi…

23 Nisan’da sokağa çıkma yasağı olacak mı? İçişleri Bakanlığı Genelge gönderdi…

21 Nisan 2021
Maskeyle nefes almakta güçlük çekiyorsanız, burundaki 4 soruna dikkat!

Çift maske takmaya gerek var mı? Bilimsel araştırma…

21 Nisan 2021
Türkiye’de Kahve Yetiştirme protokolü imzalandı!

Nadir bulunan bir türü, kahveyi iklim değişiminden koruyabilir!

21 Nisan 2021
Gidahatti Logo

Gıdahattı.com, başta gıda olmak üzere hayatın her alanına ilişkin okuyucuların merak edebilecekleri, istedikleri konularda mümkün olduğunca yalın ve net bilgi alabilecekleri yeni nesil dijital medya platformudur.

Gıdahattı.com‘un insana ve hayata dair her konuda söyleyecek bir sözü, araştıracağı bir konu mutlaka vardır. Ayrıca sitemiz, eli kalem tutan ve hayata dair söyleyecek sözü olan herkese açık bir yayın platformdur.

Bizi Takip Edin

  • Künye
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Site İçi Arama

Copyright © 2019 - Tüm hakları saklıdır.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • ANASAYFA
  • GIDA
  • TARIM
  • SAĞLIK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • KORONAVİRÜS
  • DEĞER KATANLAR
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • MUTFAK
    • BİLİM
    • ÇEVRE
    • YAŞAM
    • HAVA DURUMU
    • GÜNCEL
    • ASTROLOJİ
    • KİTAPLIK

Copyright © 2019 - Tüm hakları saklıdır.