Enflasyonun 2004’den bu yana en yüksek seviyeyi gördüğü 2017 yılını değerlendiren Merkez Bankası, “Enerji ve gıda enflasyonu gerilerken, gıda grubundaki gerilemenin kaynağı işlenmemiş gıda grubundaki baz etkisinin yanı sıra işlenmiş gıdadaki ılımlı seyir olmuştur” açıklamasını yaptı. Aralık ayında, çiğ süt fiyatlarındaki artışın durması ve kırmızı et fiyatlarındaki aşağı yönlü eğilime bağlı olarak, işlenmiş gıda fiyatlarında yüzde 0,32 oranıyla 2017’nin en düşük aylık artışı gerçekleşti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Aralık Ayı Fiyat Gelişmeleri Raporu’nu yayınladı.
“Gıdanın enflasyona katkısı azaldı”
Aralık ayında tüketici fiyatlarının yüzde 0,69 oranında arttığı ve yıllık enflasyonun 1,06 puan gerileyerek yüzde 11,92 olduğuna dikkat çekilen raporda, “Bu dönemde, enerji ve gıda enflasyonu gerilerken, gıda grubundaki gerilemenin kaynağı işlenmemiş gıda grubundaki baz etkisinin yanı sıra işlenmiş gıdadaki ılımlı seyir olmuştur. Diğer taraftan, temel mal enflasyonunda Türk lirasındaki birikimli değer kaybına bağlı olarak gözlenen yukarı yönlü hareket alt gruplar geneline yayılarak sürmüştür. Hizmet grubunda ise yıllık enflasyon yatay seyretmiştir. Bu çerçevede, çekirdek göstergelerin yıllık enflasyonu bir miktar yükselmiş, ana eğilimleri ise yüksek seviyesini korumuştur” denildi.
Raporda, alt grupların yıllık tüketici enflasyonuna katkıları incelendiğinde, bir önceki aya göre temel mal grubunun katkısının 0,06 puan arttığı, gıda, alkol-tütün ve enerji gruplarının katkısının ise sırasıyla 0,42, 0,42 ve 0,23 puan azaldığı, hizmet grubunun katkısında ise belirgin bir değişim olmadığının altı çizildi.
Merkez Bankası raporunda, şu değerlendirmelere yer verildi:
“Enflasyon yüksek seviyesini koruyor”
“Mevsimsellikten arındırılmış verilerle çekirdek enflasyon göstergelerinin üç aylık ortalamalarına göre enflasyonun ana eğilimi sınırlı bir oranda gerilemiş, ancak yüksek seviyesini korumuştur. Bu dönemde ana eğilim temel mal grubunda yatay seyrederken, hizmet grubunda sınırlı bir oranda geriledi. Giyim grubundaki yöntem değişikliğinin etkisi arındırıldığında ise enflasyonun ana eğilimi görece yatay seyretti.
Bu dönemde yıllık enflasyon ulaştırma hizmetlerinde artarken, lokanta-otel ve haberleşme grubunda görece yatay seyretti, diğer gruplarda ise azaldı. Ulaştırma grubunda fiyatlar karayolu ve havayolu yolcu taşımacılığına bağlı olarak arttı.
Bu dönemde kira yıllık enflasyonu sınırlı bir oranda azalsa da yüzde 9,21 ile yüksek seviyesini korudu.
Temel mal grubu yıllık enflasyonu Aralık ayında 0.40 puan yükselerek yüzde 15,45’e ulaştı. Bu gelişmede otomobil (yüzde 3,62) ve beyaz eşya (yüzde 3,98) fiyatlarındaki yüksek artışa bağlı olarak dayanıklı mal grubu fiyatları belirleyici oldu.
Döviz kuru ve talep koşulları
Bunun yanında, ithal bileşeni yüksek ürünlerdeki kur etkileri nedeniyle diğer temel mallar grubunda da aylık fiyat artışı hızlandı. Özetle, temel mal grubu enflasyonunda birikimli döviz kuru etkileri öne çıkarken, toplam talep koşulları da enflasyondaki yukarı yönlü seyri destekledi.
Enerji fiyatları Aralık ayında yüzde 0.50 arttı; bu gelişmede, sırasıyla yüzde 2.02 ve 0.48 artan katı yakıt ve akaryakıt fiyatları etkili oldu. Aylık bazda gözlenen fiyat artışına rağmen bu dönemde enerji grubu yıllık enflasyonu baz etkisiyle 1.81 puan gerileyerek yüzde 10.41 oldu.
İşlenmiş gıda fiyatlarında 2017’nin en düşük aylık artışı
Gıda ve alkolsüz içecekler yıllık enflasyonu Aralık ayında 1.99 puan azalarak yüzde 13.79 oldu.
İşlenmemiş gıda grubunda yıllık enflasyon kırmızı et fiyatlarında süregelen gerileme ve baz etkisi kaynaklı olarak yüzde 15,55’e düştü. Ancak mevsimsellikten arındırılmış grup fiyatlarındaki yükseliş sebze grubu öncülüğünde sürdü.
Çiğ süt fiyatlarındaki artışın durması ve kırmızı et fiyatlarındaki aşağı yönlü eğilim, işlenmiş gıda fiyatlarını da olumlu etkiledi ve bu grupta yılın en düşük aylık fiyat artışı (yüzde 0,32) gerçekleşti. Bu gelişmelerle, taze meyve-sebze dışı gıda yıllık enflasyonu Aralık ayında yüzde 11,13’e geriledi.”
Aralık Ayı TÜFE ve Alt Kalemler (% Değişim)
Enflasyon hedefinde yüzde 138’lik sapma!
Merkez Bankası’nın enflasyon hedeflemesine başladığı 2006 yılında bu yana enflasyon hedeflerinin hiç tutturulamadığı dikkat çekiyor.
Merkez Bankası’nın açık hedeflemeye geçtiği 2006 yılında yüzde 5 hedef koymasına karşılık, gerçekleşme yüzde 94 sapma ile 9.7 oldu.
Enflasyon hedefindeki sapma 2007 yılında yüzde 110 olurken, hedefteki sapmanın en yüksek olduğu yıl ise 2008 oldu. 2008 yılında hedef yüzde 4 olarak belirlenmesine karşılık, yıl sonunda enflasyon yüzde 152 sapma ile yüzde 10,1 olarak gerçekleşti.
Küresel finansal krizin etkili olduğu 2009-2010 yıllarında ise enflasyon hedeflerindeki sapmalar negatif oldu. Krizin etkilerinin görüldüğü 2009 yılında enflasyon hedefinde sapma yüzde -13.3, 2010 yılında ise yüzde -1.5 oldu.
Enflasyon hedefindeki sapma oranları, 2011’den itibaren sırasıyla yüzde 8, yüzde 24 ve yüzde 48 oldu.
Yıllık enflasyon 2015 yılında yüzde 8,81 ile Merkez Bankası’nın yüzde 5,0 olan hedefinden yüzde 76.2 saparken, enflasyonda 2016 yılındaki sapma yüzde 59’u, 2017 yılında da yüzde 138,4’ü buldu.
DHA