Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal, yüzde 13,9 olan yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 12’ye çekildiğini açıkladı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Uysal, yılın son enflasyon raporunu (Enflasyon Raporu 2019-IV) açıkladığı toplantıda, önemli mesajlar verdi.
Yüzde 13,9 olan 2019 yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 12’ye çekildiğini bildiren Uysal’ın açıklamaları, satır başlarıyla şöyle:
“Ekonomide kademeli toparlanma sürecek”
“Türkiye’de kredi mevduat faizleri belirgin geriledi, kredi büyümesi hız kazandı. Enflasyondaki düşüş eğilimi ile birlikte ekonomideki kademeli toparlanma sürecek. Yatırımlar zayıf seyrini koruyor, net ihracatın büyümeye katkısının azalarak devam edeceğini öngörüyoruz.
Finansman koşullarında iyileşmeye bağlı olarak tüketici kredileri Ağustos itibariyle önemli ivme kazandı. Ticariler daha az da olsa ivmelendi.
Öncü göstergeler ikinci yarıyılda iktisadi faaliyette ılımlı toparlanmanın sürdüğünü gösteriyor. Üçüncü çeyrekte ekonomideki ılımlı toparlanma sürerken, iş gücü piyasasındaki zayıf görünüm devam etti.
“Enflasyon Ekim’de tek haneye inecek”
Yıllık enflasyondaki düşüş ana alt gruplara yayılırken sürükleyici temel mal ve gıda grupları oldu. TÜFE’nin Ekim ayında da tek hanede kalacağını, son iki ayda ters baz etkisiyle bir miktar yükseleceğini öngörüyoruz.
2019 sonu enflasyon tahminini yüzde 12 olarak belirledik. 2020 sonu enflasyon tahmini yüzde 8,2 olarak değişmedi. Enflasyon düşürmeye odaklı, sıkı bir para politikası duruşu ve güçlü bir politika koordinasyonu altında enflasyon kademeli olarak hedeflere yakınsayacak. Aşağı ve yukarı yönlü unsurların birbirini dengelemesiyle 2020 yıl sonu tahmininde değişiklik olmadı.
Para Politikası
Para politikası duruşu, dezenflasyon politikasıyla uyumlu. Para politikasında önemli bir alanı kullandığımızı vurgulamak isterim. Enflasyonu en yakın zamanda tek haneye düşürmeye odaklandık. Zorunlu karşılık başta olmak üzere araç setini etkin kullandık. Orta uzun vadede sağlıklı büyümeye katkı sağlayarak fiyat istikrarını destekleyeceğini öngörüyoruz.
Geçen ay yaptığımız önden yüklemeli faiz indirimine yönelik bir iletişimimiz vardı. Son Para Politikası Kurulu toplantısından sonraki veri akışı enflasyonda kayda değer iyileşmeye işaret etti. Son Orta Vadeli Program’daki (OVP) makro çerçeve ve vergi ayarlamalarının da enflasyondaki düşüşü destekleyecek vurgusu yapması bize yeni hareket imkanı sağlamış gözüküyor. Geldiğimiz noktada mevcut para politikası duruşunun hedeflenen enflasyon patikası ile uyumlu olduğunu değerlendiriyoruz.
TL zorunlu karşılık oranları vurgusu
TL zorunlu karşılıkları kredi büyümesi ile ilişkilendirdik. Bunun olumlu etkilerini görmeye başladık. Önümüzdeki dönemde zorunlu karşılıkları etkin bir araç olarak kullanmaya devam edebiliriz.
Dolarizasyon tarafında son dönemde yurtiçi yerleşiklerin tercihini TL’den yana yapmaya başladıklarını görüyoruz. Son dönemdeki mevduat büyümesi TL ağırlıklı. Dolarizasyonda çok ciddi bir çözülme yok, yatay bir seyre girdi ama yeni mevduat artışlarının ağırlıklı TL tarafında olduğunu gözlemliyoruz.
Rezerv artırma stratejisi
Merkez Bankası rezervleri sık sık gündeme geliyor. Rezerv artırma stratejimizde değişiklik yok.
Kamu bankalarının son dönemde döviz piyasasında aktif olduğu gözüküyor. Bunları kamu bankalarının pozisyon yönetimi çerçevesinde çift yönlü işlemleri olarak görebiliriz.
Son attığımız Para Politikası Kurulu adımında sadece baz etkisini dikkate almadık. Para politikasında veri odaklı, ortak akla dayalı şekilde faiz kararlarını şekillendireceğiz.”