Türkiye’nin başkanlığında çalışma grubu oluşturuluyor
İzmir’de gerçekleşen Kodeks toplantısı, kuru incirde aflatoksin limitlerinde yaşadığımız sorunun çözümünde önemli bir adım oluşturdu.
Kodeks Alimentarius Komisyonu – Gıda Maddelerindeki Bulaşanlar Kodeks Komitesinin 4’üncü Oturumu, 26-30 Nisan 2010’da İzmir’de Türkiye’nin ev sahipliği ile gerçekleşti. Türkiye’nin Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nün toplantıların daimi ev sahibi Hollanda Tarım Bakanlığı ile gerçekleştirdiği işbirliği çerçevesinde ilk defa ev sahipliği yaptığı oturuma, 74 üye ülke ve 13 uluslararası organizasyondan toplam 270 uzman katılım sağladı.
Gıda bulaşanları ile ilgili çeşitli gündem maddelerinin görüşüldüğü oturumda, Türkiye açısından en önemli gündem maddesi “diğer işler, gelecekteki çalışmalar” başlıklı gündem maddesinde değerlendirilen “Türkiye tarafından hazırlanan kuru incir için maksimum aflatoksin limitlerinin belirlenmesine yönelik ülke görüşü” oldu.
Türkiye’nin konuya ilişkin hazırladığı ve başarıyla sunduğu proje dokümanının değerlendirildiği oturumda, kuru incirlerde maksimum aflatoksin limitlerinin belirlenmesine yönelik bir çalışma başlatılmasına karar verildi. Karara göre Türkiye’nin başkanlığında elektronik çalışma grubu oluşturulacak ve bundan sonraki ilk toplantıda gündem maddesine alınarak konu değerlendirilecek.
Hızlı bildirimlerde azalma
Oturumun ilk gününde konuşan Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Pakdil; AB’ye yapılan fındık, incir ve antep fıstığı ihracatında düzenlenen sağlık sertifikalarındaki artışa rağmen, yapılan çalışmalar neticesinde son yıllarda AB hızlı alarm (RASFF) bildirimlerinin azaldığına dikkat çekti. Pakdil, Bakanlığın 2010 yılı denetim programı kapsamında kontrolü yapılacak ürün numunelerinin yaklaşık 6.000 adedinin bulaşanların (benzopiren, okratoksin A, aflatoksin, kurşun) tespitine yönelik planlandığını da kaydetti.
Pakdil, çözüme yönelik olarak iyi tarım uygulamaları başlattıklarını, bu amaçla “Aflatoksin Oluşumunun Azaltılması ve Önlenmesine Dair Kılavuz” hazırladıklarını söyledi.
Üretim ve ihracat lideriyiz
Türkiye’nin ‘maksimum aflatoksin limiti problemi’ yaşadığı fındık ve kuru incir gibi ürünlerde dünya lideri konumunda. Örneğin yıllık ortalama 600.000 ton fındık üretimi ile dünyada ilk sırada yer alıyor. Bu miktar dünya üretiminin %75’ine karşılık geliyor. Yine aynı şekilde dünya fındık ihracatında %75’lik paya sahip. İncir üretiminde ise yıllık 240.000 ton üretim ile yine ilk sırada yer alıyor. Dünya ihracatında da %60’lık bir paya sahip.
Ancak gerek üretimi gerekse de ihracatı açısından ülkemizin tarım ürünleri içerisinde önemli yer tutan fındık, antepfıstığı ve kuru incirin uluslararası ticaretindeki en önemli engel, düşük aflatoksin limitleri. İhracatın büyük oranda gerçekleştiği AB ülkelerinde, düşük aflatoksin limiti nedeniyle ürünlerimiz zaman zaman geri gönderiliyor. Bu sorunun çözümüne yönelik olarak, Kodeks Alimentarius Komisyonu – Gıda Maddelerindeki Bulaşanlar Kodeks Komitesinde daha önceki dönemlerde de bir çalışma başlatılmıştı. 2000 yıllarında başlatılan bu çalışmada önce “Sert Kabuklu Meyvelerde Aflatoksin Oluşumunun Azaltılması ve Önlenmesine Dair Kılavuz” hazırlanmış daha sonra fındık, badem ve antepfıstığında maksimum aflatoksin limitleri üzerine çalışma yürütüldü. Komitenin Nisan 2008 tarihindeki toplantısında, aflatoksin limitleri işlenmiş ürünlerde 10 µg/kg, işlenmemiş ürünlerde ise 15 µg/kg olarak kabul edildi. Alınan bu kararı takiben, AB üyesi ülkelerin de DTÖ üyesi olması nedeniyle AB bu limitleri kendi mevzuatlarına taşıdı.
Bu başarılı çalışma sonrasında, AB’ye ihraç edilen bu ürünlerden geri gelenlerin oranında büyük oranda azalma yaşanmaya başladı. İzmir’de gerçekleşen toplantıda Türkiye’nin başkanlığında üretici diğer ülkelerin de katılacağı bir elektronik çalışma grubunun (EWG) oluşturulmasına karar verilmesi sorunun çözümünde önemli bir adımı oluşturuyor. Kuru incirde çözüme doğru yol alınıyor.