'Erteleme hastalığı' gerçekten hastalık mı?

Günümüzde, modern insanın karşılaştığı büyük zorluklardan biri, erteleme alışkanlığıdır. Bu alışkanlık, başarıyı engelleyebileceği gibi hayatın tadını çıkarmamıza da engel olabilir. Erteleme, nedenini tam olarak bilemediğimiz bir davranıştır, hatta birçok insan bu sorunla mücadele ettiğinin farkında bile değildir. Ertelenen işler, hayatımızın bir parçası haline gelir. Ancak bu davranış, bazı durumlarda daha ciddi bir sorunun habercisi olabilir.

Hastalık mı, tembellik mi?

Erteleme, genellikle kişisel bir tercih olarak kabul edilir ve birçok insan sıklıkla bu davranışı tembellikle ilişkilendirir. Ancak, erteleme sorunu aslında daha karmaşık bir konsepttir ve bu sorunu yaşayan kişiler sıklıkla bunun altında yatan nedenlerin farkında değildirler. İnsanlar işe başlamadan önce son bir kez başka bir şey yapma, kasıtlı olarak veya bilinçsizce görevden kaçınma ve işi erteleyerek rahatlamak gibi davranışlar sergileyebilirler. Bu nedenle erteleme, sadece tembellik olarak adlandırılamaz.

Erteleme davranışının altında yatan nedenler çeşitli olabilir. Bu nedenlerin başında motivasyon eksikliği gelir. Kişi, yapması gereken işe yeterince motive olamaz ve bu nedenle işi sürekli olarak ertelemeye eğilimlidir. Zaman yönetimi becerilerinin eksikliği de erteleme davranışına neden olabilir. Kişi, zamanını etkili bir şekilde yönetememekten dolayı işleri sürekli olarak erteleyebilir.

Mükemmeliyetçi kişilik özellikleri de erteleme davranışını tetikleyebilir. Kişi, yapması gereken işi tam anlamıyla mükemmel bir şekilde yapamayacağını düşünür ve bu nedenle işi başlamak yerine erteleme yolunu seçer. Başaramama korkusu da erteleme davranışının altında yatan bir neden olabilir. Kişi, yapması gereken işi başaramayacağını düşündüğü için işe başlamamayı tercih edebilir.

Ayrıca, kişinin yapması gereken işle ilgili kendisini yeterince başarılı görmemesi de erteleme davranışına neden olabilir. Bazı durumlarda erteleme davranışı bir alışkanlık haline gelebilir. Bazı kişiler, son dakikada çalışmanın veya işi son dakikada yapmanın kendileri için daha verimli olduğunu düşünebilirler ve bu nedenle sürekli olarak işleri son dakikada yapma eğiliminde olabilirler. Bu durum, kişinin çalışma tarzıyla ilgilidir ve kişiden kişiye değişebilir.

Başa çıkma yolları

Bu davranışın bir sorun haline gelmesi genellikle sürekli ve hayatın her alanını etkilemesiyle ilişkilendirilir. Kronikleşen erteleme davranışı, yaklaşık olarak nüfusun yüzde 20'sinde görülebilir.

Bu durumun farkına varmak önemlidir. Yaş, meslek, cinsiyet gibi faktörlere bakılmaksızın, bir kişinin bu sorunu yaşadığını kabul etmesi gereklidir. Ardından, erteleme davranışına yol açan ve kişinin konsantrasyonunu bozan faktörleri tanımlamak önemlidir. İşe başlarken erteleme eğilimine neden olan nedenleri ve faktörleri belirlemek ve bu faktörleri ortadan kaldırmak gereklidir. Kronik erteleyen kişilerin sıklıkla sosyal medya kullanımı ve internet üzerinde gezinmeyi işlerini ertelemek için kullandıkları gözlemlenmektedir. Bu nedenle, yapılacak işleri parçalara ayırmak ve belirtilen zaman diliminde bu görevleri tamamlamak önemlidir. Ayrıca, hiçbir işin mükemmel olamayacağını kabullenmek ve işlerin bazen iyi veya normal bir şekilde sonuçlanabileceğini kabul etmek önemlidir. Kişinin erteleme davranışının zaman kaybı olduğunun farkına varması ve bu davranışları sınırlaması önemlidir.