IPSOS Araştırma Şirketi, 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen ve 10 ili etkileyen depremlerin ardından, toplumun deprem felaketine dair ilk reaksiyonunu bir araştırma ile ortaya koydu. Toplumun arama, kurtarma ve destek çalışmalarına bakışına, sorumlu tutulan kişi ve kurumlara, gerçekleştirilen yardımlara, markaların yaptıkları yardımları açıklamasına ve toplumun muhtemel bir depreme hazırlıklı olup olmadığına ilişkin soruları içeren araştırma, 6 Şubat depremlerinden etkilenen 10 il hariç diğer illerde 1.000 kişi ile 14-16 Şubat 2023 tarihleri arasında online anket yöntemiyle (CAWI) gerçekleştirildi.
6 Şubat Kahramanmaraş Depremleri Araştırması
6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye, 8 saat ara ile 10 ili kapsayan iki büyük deprem yaşadı. Bu kadar geniş bir bölgeyi kapsayan depremlerde diğer illerde yaşayan bireylerin %59’unun bu bölgelerde yaşayan ya bir akrabası ya da bir arkadaşı var. Bu kişilerin %28’i bu depremlerde bir yakınını kaybetmiş. %31’inin de yaralanan bir arkadaşı ya da akrabası var.
Deprem ile ilgili haberler
İlk depremde, TV ve sosyal medya deprem ile ilgili haber alınan mecralar; ikinci depremde ise TV’den haber alma oranı sosyal medyanın 2,5 katı. Proje depremlerin vurduğu illerin dışındaki illerde yürütülmüş olsa da Güneydoğu Anadolu (%69) ve Akdeniz’de (%21) yakın illerde yaşayan bireylerden dolayı toplumun %14’ü her iki depremi de hissetmiş ve bu şekilde depremden haberdar olmuş.
Yardımlar, arama ve kurtarma çalışmaları
Bu büyük afet sonrasında depremin vurduğu 10 il dışında yaşayan her 10 bireyden 9’u yardım kampanyalarına katılmış. Yardımda bulunanların %77’si nakit, %64’ü ise gıda, kıyafet gibi ayni yardımlarda bulunmuş. Bölgeye giderek arama kurtarma çalışmalarına destek verdiğini söyleyen bireylerin oranı ise %4.
AFAD ve AHBAP nakit yardımında bulunan bireylerin tercih ettiği kurum ve kuruluşlarken, ayni yardımda bulunanlar kendi illerinin belediyeleri aracılığıyla bu yardımlarda bulunmuş.
İlk 24 saatteki arama kurtarma çalışmaları yetersiz bulunuyor
Depremin vurduğu 10 il dışında yaşayan bireylerin %51’i, arama kurtarma çalışmalarının ilk 24 saatindeki performansının başarılı olmadığını düşünüyor. Ancak tüm süreç göz önünde bulundurulduğunda her 3 kişiden 2’si arama kurtarma çalışmalarını başarılı olarak değerlendirirken, her 3 kişiden 1’i ise başarılı olmadığı görüşünde.
Depremin vurduğu 10 il dışında yaşayan bireylerin, arama kurtarma çalışmalarında en başarılı bulduğu kurum ve kuruluşlar; Madenciler, AFAD ve AHBAP.
STK’lar deprem bölgesine destekte ilk sırada!
Yaşanan afet sürecinde yaptığı destekler konusunda en yeterli bulunan kuruluşlar, Sivil Toplum Örgütleri. STK’ların yaptığı yardımların yeterli ya da kısmen yeterli olduğunu düşünenlerin oranı %81. Yapılan destekler konusunda en yetersiz bulunan hükümetin yaptığı destekler.
Depremin vurduğu 10 il dışında yaşayan bireylerin %64’ü bundan sonraki aylarda da yapılacak yardımlara katılmak istediğini belirtiyor. Bu kişilerin %68’i nakit yardımı yapmak isterken, %43’ü fiziksel olarak çalışmak istediğini belirtiyor.
Kimler sorumlu?
Depremin kendisinin çok büyük olduğunu ve yapılacak bir şey olmadığını düşünenlerin oranı sadece %22. Toplumun çoğunluğu kaçak yapıları, denetim yapan firmaları, hükümet ve belediyeleri sorumlu olarak görüyor.
Muhtemel bir depreme hazır mıyız?
2023 senesine girerken Türkiye’deki her 3 bireyden 2’si, ülkemizde büyük bir doğal afet olacağını düşünüyordu.
Yaşanan deprem sonrasında ise depremin vurduğu 10 il dışında yaşayan bireylerin %43’ü böyle bir afetin kendi ilinde yaşanmasının çok büyük ihtimal olduğunu, %42’si de böyle bir ihtimalin olduğunu düşünüyor. Toplamda bireylerin %85’i kendi ilinde böyle bir afetin yaşanabileceğini endişesini taşıyor.
Toplumun sadece %40’ına yakını deprem anında nasıl davranması gerektiği konusunda çok veya oldukça bilgili olduğunu söylüyor. %15’inin ise bu konuda bilgisi yok.
Her ne kadar Türkiye’de yaşayan bireylerin çoğunluğu kendi ilinde de böyle bir afetin olacağını düşünse de, bugün depremin vurduğu 10 il dışında yaşayan bireylerin sadece %24’ü konutunun depreme dayanıklı olup olmadığı konusunda bir araştırma yaptırmış. Diğer dikkat çekici bir husus ise bireylerin %27’si oturdukları konutun depreme dayanıklı olmadığını, %36’sı da dayanıklı olup olmadığı konusunda emin olmadığını belirtiyor.
DASK herkesin yaptırması gereken zorunlu bir sigorta olmasına rağmen bireylerin %55’i konutlarının DASK’ı olmadığını belirtiyor ve bu kişilerin sadece yarısı yaptırmayı düşündüğünü söylüyor.
Konut sigortası sahipliği de oldukça düşük. Her 10 konuttan 4’ünün konut sigortası var. Konut sigortası olmayan bireylerin de %40’ı yaptırmayı düşünüyor.
Toplumun ruh hali
6 Şubat’ta yaşanan deprem sonrası toplum daha da yorgun, endişeli, üzgün ve öfkeli
Markalar
Her 10 kişiden 7’si firmaların bu süreçte yaptıkları yardımları açıklamalarını istiyor.
Yorum yazarak Gıda Hattı Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gıda Hattı hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gıda Hattı editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gıda Hattı değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Gıda Hattı Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gıda Hattı hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gıda Hattı editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gıda Hattı değil haberi geçen ajanstır.