Teknoloji sıkılmanızı engelliyor… Peki bu neden bir sorun?

Eksiksiz bir can sıkıntısı, inovasyon için uygun zemini hazırlayabilir. Söz konusu “derin” can sıkıntısı otobüs veya sevdiğimiz bir televizyon dizisi beklerken yaşadığımız yüzeysel sıkkınlık hissinden oldukça farklı.

Günümüzde bu monotonluğa geçiş, Instagram, Twitter, Facebook veya TikTok gibi sosyal medya uygulamalarından gelen bildirimlerle yarım kalabiliyor. Sonuçta, can sıkıntısı seviyemiz asla “yaratıcılık” alanına ulaşamıyor.

İngiltere’deki Bath Üniversitesi’nde sosyolog olan Timothy Hill, “Derin can sıkıntısı kulağa negatif bir durum olarak gelebilir. Ancak insanlara dikkati dağılmadan düşünecekleri bir imkan sağlandığında, son derecede olmulu etkileri olabilir.

Pandeminin birçok şanssız insan için trajik, yıkıcı bir deneyim olduğunu kabul ediyoruz. Ancak sokağa çıkma yasağı ve benzer kısıtlamalarda yeni hobiler, kariyerler bulan, hayatına yeni yönler veren birçok insanı duyduk” diye konuştu.

Araştırma nasıl yapıldı?

Hills ve ekibi, koronavirüs pandemisi sırasında ücretli izin verilen veya evden çalışması istenen 15 kişinin yaşamını analiz etti. Katılımcılar pandemideki zamanlarını nasıl geçirdiklerini ve neler hissettiklerini anlatan yapılandırılmış mülakatlara katıldı. Can sıkıntısı yaşadıklarını bildirseler de katılımcılar  bu durumun sosyal medya ve “kötü haberler arasında gezinme” nedeniyle sık sık bölündüğünü ifade etti.

Araştırmada daha derin bir “can sıkıntısı” yaşadığını bildiren katılımcılar, buna boşluk ve tedirginlik duygularının eşlik ettiğini bu boşluğu doldurmak için marangozluk, yemek pişirme ve bisiklet gibi hobileri keşfettiklerini veya bu hobilere yeniden başladıklarını aktardı.

Hill, “Sosyal medya, yüzeysel bir can sıkıntısının geçmesini sağlayabiliyor. Ancak bu dikkat dağıtma, zaman ve enerji de alıyor, yeni tutkuların keşfedilmesini sağlayabilen derin bir can sıkıntısı aşamasına geçilmesini önlüyor” diye konuştu.

Araştırmadan elde edilen sonuçlar Marketing Theory dergisinde yayınlandı.