Türkiye’ye 1980-2002 döneminde 15 milyar dolar, AK Parti hükümetleri döneminde neredeyse 190 milyar dolar doğrudan yatırım geldiğini belirten Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Türkiye gibi geleceği çok parlak, orta yüksek gelir grubunda, nüfusu 80 milyonun üzerinde olan bir ülkenin yılda en az 30 milyar dolar doğrudan yatırım çekmesi lazım” dedi.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in katılımıyla 12 Ocak’ta Ankara’da yapıldı.
“2017 zor bir yıl oldu”
Türkiye ekonomisindeki gelişmelerin ele alındığı toplantıda 2018 Ekonomi Beklenti Anketine yönelik bir sunum yapan MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, 2017 yılının, ekonomik durum açısından küresel ölçekte zorlu bir yıl olduğunu belirtti. Kaan, şunları söyledi:
“Bu dönemde küresel ekonominin düşük büyüme kıskacından henüz çıkamadığı gözlenmiştir. ‘Ilımlı toparlanma’ olarak da ifade edilebileceğimiz bu süreçte, gelişmiş ekonomilerde artış kaydeden büyüme performansıyla, küresel ekonomi yukarı yönlü nispi bir ivme kazanmıştır.
2017 yılının ülkeler bazında büyüme projeksiyonuna bakıldığında; Hindistan, Çin ve Türkiye’nin başı çektiği görülürken; ABD, Euro Bölgesi ve Japonya gibi gelişmiş ekonomilerde düşük büyüme ortamı belirginleşmiştir.
Türkiye ekonomisi ise 2017 yılının ilk iki çeyreğinde sırasıyla %5,3 ve %5,4 büyüdükten sonra, üçüncü çeyrekte %11,1 oranında genişleyerek son 6 yılın en iyi büyüme oranını gerçekleştirmiş ve bu dönemde G20 ülkeleri arasında en çok büyüyen ülke olmuştur.”
Çok yönlü yatırım artışının Türkiye ekonomisi adına olumlu bir gelişme olduğunu ifade eden Kaan, “Yatırımlardaki artışın yalnızca inşaat sektörü yatırımlarından kaynaklanmaması, sanayi sektörü adına büyük önem arz eden makine ve teçhizat yatırımlarının da %34 oranında artış kaydetmesi; Türkiye ekonomisi adına bir diğer olumlu bir gelişme olmuştur. Yatırımlardaki artışın sürmesi, reel sektörün ekonomiye olan güveninin sürdüğüne işaret etmesi bakımından da oldukça önemli bir gelişmedir.” diye konuştu.
Yatırımlardaki artışla birlikte 2018 yılının ekonomik büyüme adına olumlu seyredeceğini vurgulayan Abdurrahman Kaan, “Türkiye ekonomisinin önümüzdeki dönemde de güçlü büyüme performansını sürdüreceğini ve yılsonunda asgari olarak %7-8 bandında büyüme oranı sağlanacağını tahmin ediyoruz. 2018 yılı bu motivasyonla girdiğimiz ve önde gelen ekonomiler arasından pozitif olarak ayrıştığımız bir yıl olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Yapısal reform vurgusu
Toplantıda konuşan Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ise Türkiye'nin olası şoklara ve sorunlarına karşı dayanıklılığını artırmak için yapısal reformların önemine dikkat çekti.
“Şimdi reform zamanı, şimdi oturup evi düzene koyma. Kırılganlıkları azaltma, dünyada olabilecek şoklara karşı direnci artırma, bünyeyi güçlendirme dönemidir” diyen Şimşek, reform alanlarını da “Beşeri sermayenin kalitesi, yatırım ortamı, Ar-Ge ve inovasyon, işgücü piyasası, yargı reformu, kamu yönetimi, kamu maliyesi, sermaye piyasası” olarak sıraladı.
“Cari açık doğrudan yatırımlarla finanse edilmeli”
Yatırım ortamının iyileştirilmesinin önemini vurgulayan Şimşek, Türkiye'de büyük cari açık olduğunu ve bunun doğrudan yatırımlarla finanse edilmesi gerektiğini söyledi.
Doğru yatırımların artırılması gerektiğine dikkat çeken Mehmet Şimşek, “Türkiye'de yatırımlarda hükümetlerimiz döneminde geçmişe oranla iki kata yakın bir artış var. Yatırımların milli gelir içerisindeki payı yüzde 29'un üzerinde. Çin ve Hindistan'dan sonra en çok yatırım yapan ülke Türkiye” diye konuştu. Yatırımların yüzde 56'sının inşaat sektörüne yapıldığını kaydeden Şimşek, imalat sanayi, makine teçhizatı, yazılım ve Ar-Ge'ye yatırım yapmanın ülke ve yatırımcılar için uzun vadede getirisinin daha fazla olacağını ifade etti.
Küresel yatırımların arttığını dile getiren Şimşek, “1980-2002 döneminde 15 milyar dolar, AK Parti hükümetleri döneminde neredeyse 190 milyar dolar doğrudan yatırım gelmiş. Türkiye gibi geleceği çok parlak, orta yüksek gelir grubunda, nüfusu 80 milyonun üzerinde olan bir ülkenin yılda en az 30 milyar dolar doğrudan yatırım çekmesi lazım” ifadelerini kullandı.
Türkiye'de birleşme ve satın almaların gelecek dönemde hızlanacağını belirten Şimşek, "Türkiye'de geçen sene çok ciddi bir toparlanma var, biz onun devam edeceğini düşünüyoruz. Yatırım ortamı iyileşecek, ithal girdiği bağımlılığı, lojistik maliyeti düşürülecek, proje bazlı teşvik sistemini de hızlandırarak ithalatı nispeten daha makul düzeye indirecek sektörel bazda çok önemli adımları çalışıyoruz, atıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Mehmet Şimşek: "Bankacılık sektöründeki tek sorun...”
Bankacılık sektörüne ilişkin açıklamalarda da bulunan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, sermaye piyasalarının potansiyelinin büyük ve Türkiye'nin çok mesafe kat edeceği bir alan olduğunu söyledi. Bankacılık sektörünün bünyesinin sağlam olduğunu, sermaye yeterlilik oranını, aktif kalitesinin yüksek olduğunu belirten Şimşek, kaldıracın düşük düzeyde bulunduğunu, sektörün karının yüzde 14,5 olduğunu kaydetti.
Sektörde kredi artış hızının normalleştiğini anlatan Şimşek, “Bir tek sorun var bankacılık sektöründe; 100 liralık mevduatları var, 127 lira kredi vermişler. Şimdi daha fazla kredi vermek için bankaların dışarıdan para bulmaları lazım, bilançoyu büyütebilmeleri için.” diye konuştu.
Yorum yazarak Gıda Hattı Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gıda Hattı hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gıda Hattı editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gıda Hattı değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Gıda Hattı Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gıda Hattı hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gıda Hattı editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gıda Hattı değil haberi geçen ajanstır.