Türkiye’ye yönelik açık bir ekonomik saldırı olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Eskiden bu işler daha örtülü dolaylı yollardan yapılırdı. Şimdi bodoslama şekilde üzerimize geliyorlar. Yapabileceğimiz iki şey var. Bunlardan biri ekonomik, diğeri siyasi tavırdır” dedi. ABD ürünlerine yönelik ilk boykot kararını da açıklayan Erdoğan, “Amerika’nın elektronik ürünlerine boykot uygulayacağız. Onların iPhone’u varsa öbür tarafta Samsung var. Kendi ülkemizde Venüs var, Vestel var” ifadelerini kullandı.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından ATO Congresium’da düzenlenen İktidarının 16. Yılında AK Parti Sempozyumu’nda konuşan Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomiye ilişkin önemli mesajlar verdi.
AK Parti’yi anlamak için önce Türkiye’yi, Türk milletini anlamak gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Ekonomiyi silah gibi kullanıyorlar”
“Bugün ülkemiz her bakımdan dünyadaki en sağlam bankacılık sistemlerinden birine sahiptir. Türkiye ismini kapatıp ekonomik verilerimizi, yerli yabancı, dost düşman kime gösterirseniz gösterin, bir gariplik olduğunu fark edecektir. Dünyanın toplamda 17’nci, satın alma paritesine göre 13’üncü büyük ekonomisi olmamızın bu derece büyük bir husumete yol açması akla ve mantığa uygun değildir. Bunlar sahada bize istediklerini yaptıramayınca tıpkı diploması gibi, tıpkı askeri güç gibi, tıpkı sosyal ve siyasi istikrarsızlık gibi ekonomiyi de bir silah olarak kullanmaktan çekinmiyorlar. Yaşadığımız sürecin bize bir maliyeti vardır ama operasyonu gerçekleştirenlere de bir maliyeti olduğu şüphesiz.
“Yapabileceğimiz iki şey var”
Türkiye’ye yönelik açık bir ekonomik saldırı var. Eskiden bu işler daha sofistike daha dolaylı yollardan yapılırdı, şimdi bodoslama bir şekilde üzerimize geliyorlar. Buna karşı yapabileceğimiz iki şey var; bunlardan biri ekonomik, diğeri siyasi tavırdır. Siyasi duruşumuzu sağlam tutmaktır. Maruz kaldığımız saldırının ekonomimizin gerçek durumuyla bir ilgisi yoktur, öyleyse bizim de kendimizi buna göre konumlandırmamız gerekiyor.
Erdoğan’dan ABD’ye: “Sizinle stratejik ortak değil miyiz?”
Son döviz kuru olayına bir bakalım. Dolar ülkemizin parası karşısında bir anda 4,8 seviyesinden nasıl oldu da 7’lere fırladı? Savaşa mı girdik? İşgale mi uğradık? Hayır. Tam tersine kendi topraklarımızda da bölgemizde de huzurun teminatı bir ülke durumdayız. Biz sizinle stratejik ortak değil miyiz? Kosova’da beraber olmadık mı? Bu yaptığınız nedir? Ne yapmak istiyorsunuz? Bu milletin karakteri sağa sola savrulan bir karakter değildir.
Bugün de milletimizle birlikte doların kurun faizin karşısında aynı kararlılıkla duracağız. Ben milletime inanıyorum. Onlar yoğun bir şekilde şu anda Türk Lirası’nı hemen alıp doları bankalarda bozdurduğunu görüyorum.
ABD menşeili elektronik ürünlere boykot!
“İş dünyamıza sesleniyorum. Ekonomik tetikçilere vereceğimiz en güzel cevap, işimize dört elle sarılmak olacaktır. Daha çok üreteceğiz. Depolaro kilitlemenin anlamı yok, ihraç ihraç ihraç… ‘Üretimi askıya alalım’ çok ciddi yanlış yaparsınız. Üretim, üretim, üretim, yola devam. Daha çok istihdam oluşturacağız, daha çok ter dökeceğiz. Daha çok emek vereceğiz. Dışarıdan dövizle aldığımız ürünün daha iyisini, daha kalitelisini burada üretip biz dışarıya satacağız. Amerika’nın elektronik ürünlerine biz boykot uygulayacağız. Bunların İPhone’u varsa öbür tarafta Samsung var. Kendi ülkemizde Venüs var, Vestel var. Ne yaptığımızı ne yapacağımızı anlasınlar. Dolayısıyla biz kendimize yeteceğiz. Olmayanı da üreteceğiz. Dışarıya para verip yaptırdığımız her işin daha güzelini yapıp biz dışarıya servis edeceğiz. Bu millet bunları yapmaya muktedirdir.
“Kötü komşu, bizi ev sahibi yaptı”
Biz insansız hava araçlarını Amerika’dan istediğimiz zaman ne diyorlardı bize, ‘kongre izin vermiyor.’ Silahlı insansız hava araçlarını istediğimiz zaman aldığım cevap şuydu; ‘kongre izin vermiyor.’ Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı. Şimdi bunları biz üretiyoruz. Sıkıntımız yok. Hem de istediğimiz kadar üretiyoruz şimdi ihraca başlıyoruz. Bu millet onlar gibi bakan değil, kazan kazan esasına göre hareket eden bir millettir. Hammaddeden yarı mamule, yarı mamulden mamule, mamulden yüksek teknolojiye, yüksek teknolojiden tasarıma doğru işlerimizi geliştireceğiz. Fabrikalarımızı çok daha çalıştıracağız, fazla çalıştıracağız. Yatırımlarımıza ara vermeyeceğiz. Pazarlarımızı genişletmek için dünya kazan biz kepçe daha çok dolaşacağız.
Şimdi bu hafta içinde batıda uluslararası camiada birçok yapacağımız görüşmeler olacak. Hazine ve Maliye Bakanımız şu anda bazı ülkeleri dolaşıyor. Biz aynı şekilde telefonla irtibatlarımızı kuruyoruz, kurmaya devam edeceğiz. Sağ olsun Batıdan dostlar arıyorlar onlarla görüşüyoruz, görüşmelerimizi devam ettireceğiz. Türkiye’de bir araya gelmenin gayretleri içerisindeyiz. Onlarla bir araya geleceğiz ve dayanışmamızı bu şekilde sürdüreceğiz.”
“Ülkemize yatırımları daha çok teşvik edeceğiz”
Türkiye’ye yatırım yapmayı düşünenleri daha çok teşvik edeceklerini bildiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kaynakları içeriden dışarıya doğru değil, imkanı olanlara sesleniyorum, dışarıdan içeriye doğru akıtacağız. Bunları başardığımız da önümüze konan engellerin birer birer devrildiğini kurulan tuzakların birer birer bozulduğunu, yazılan senaryoların birer birer yıkıldığını yırtıldığını göreceğiz. Millet olarak bunu daha önce defalarca başardık” ifadelerini kullandı.