Biyogüvenlik Kurulu, Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkları Birliği Derneği (BESD-BİR) İktisadi İşletmesi’nin ithalatta GDO bulaşıklığı nedeniyle yaşanan sorunun çözümü için genetiği değiştirilmiş 14 mısır, 9 soya, 10 pamuk ve 4 kolza (kanola) olmak üzere 37 çeşidin ithalatı için yaptığı başvuruda, basitleştirilmiş işlem uygulanmasını kararlaştırdı.
BESDBİR, yem sektöründe kullanılmak üzere genetiği değiştirilmiş 14 mısır, 9 soya, 10 pamuk ve 4 kolza (kanola) geninin ithalatı için 11 Mayıs’ta Biyogüvenlik Kurulu’na başvurmuştu. Başvuruyu yapan BESD-BİR’in Başkanı Sait Koca, genetiği değiştirilmiş ürünlerden kaynaklanan bulaşıklık nedeniyle ticaretin durma noktasına geldiğini belirterek, şu bilgileri vermişti:
“Onay için başvuru yaptığımız ürünlerin tamamı dünyada ticarete arz edilen ve Avrupa Birliği tarafından kabul edilen genlerdir. Genetiği değiştirilmiş ürünlerle ilgili gıda sektörünü de olumsuz etkileyen bir bulaşıklık sorunu var. Bu ticareti durma noktasına getirdi. Türkiye, eğer Avrupa Birliği ile uyum sağlayacaksa, Avrupa Birliği kriterlerini uygulayacaksa onların direktiflerine, kurallarına uymak zorunda. Bizim başvuru yaptığımız bu genler Avrupa Birliği direktiflerinde var. Binde 1 oranında bulaşıklık kabul edilmiş ve onay alınmış. Türkiye’de de ürünler ithal ediliyor ve bulaşıklık olmaması mümkün değil. Teknoloji çok gelişti artık bulaşıklık onbinde bir oranında bile belirlenebiliyor. Biz de Avrupa’nın kabul ettiği, dünyada ticarete konu olan genler için başvuru yaptık. Bizde de binde 0.9 oranındaki bulaşıklık için yasal düzenleme yapıldı. Bunun uygulanması için bu başvuruyu yaptık. Bizim başvurumuz sadece yem amaçlı, gıda için başvurumuz yok.”
Başvuruyu değerlendirmeye alan Biyogüvenlik Kurulu, söz konusu 37 genin “basitleştirilmiş işlem” kapsamında değerlendirilmesine karar verdi. 37 gen için basitleştirilmiş işlem uygulaması, bu genlere izin verilmesi sürecini hızlandıracak ve bu genlerden kaynaklanan bulaşıklık sorununun çözümü daha da kolaylaşacak.
Basitleştirilmiş işlem uygulaması Biyogüvenlik Yasası’nın 6. maddesinde, “GDO ve ürünlerinden kaynaklanabilecek herhangi bir riski olmayan ve insan, hayvan ve bitki sağlığı ile çevre ve biyolojik çeşitliliğe herhangi bir zararının bulunmadığı yönünde mevcut bilgiye ve daha önce yapılmış olan risk değerlendirmesine dayanan başvurular için, sosyo-ekonomik değerlendirme sonuçları da dikkate alınarak basitleştirilmiş işlem uygulanabilir.” Şeklinde tanımlanıyor.
İlgili yönetmelikte de basitleştirilmiş işlemin koşulları şöyle sıralanıyor:
“1- Basitleştirilmiş işleme başvuru için Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü’ne (TAGEM) müracaat edilmesi. Başvuru TAGEM tarafından Biyogüvenlik Kurulu’na iletilmesi. Kurulun başvuruyu takip eden ilk toplantısında görüşmesi,
2- Başvurunun kabulü için; GDO ve ürünlerinin geliştirildiği, tescil edildiği ülkede çevreye serbest bırakılmasına, tüketim amacıyla piyasaya sürülmesine müsaade edildiğine dair belgelerin sunulması,
3-İznin devam ettiğine, piyasada yer aldığına dair belgelerin sunulması,
4- Gen kaynağı ile transfer edilen canlı organizmanın taksonomisi ve biyolojisinin biliniyor olması,
5- GDO’nun insan, hayvan, çevre sağlığı ve biyolojik çeşitliliğe etkileri hakkında bilgi bulunması,
6- GDO’nun diğer canlı organizmalarla ilişkisi ile ilgili olarak kullanılabilecek daha önce yapılmış risk değerlendirmelerinden elde edilen olumsuz bir etki olmadığına dair bilginin mevcut olması,
7-Transfer edilen genetik materyalin tanımlanması ve transfer edildiği canlı organizma içinde belirlenmesi için detaylı yöntem ve verilerin bulunması,
8-Daha önce yapılmış risk ve varsa sosyo-ekonomik, etik değerlendirme sonuçlarının sunulması,
9- Kurul’un belirleyeceği bilgi ve belgelerin sunulması zorunludur.”