• Hakkımızda
  • Site İçi Arama
  • Bize Yazın!
Gıda Hattı
  • ANASAYFA
  • GIDA
  • TARIM
  • SAĞLIK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • EĞİTİM
  • DEĞER KATANLAR
  • DİĞER
    • MUTFAK
    • BİLİM
    • ÇEVRE
    • YAŞAM
    • HAVA DURUMU
    • GÜNCEL
    • ASTROLOJİ
    • KİTAPLIK
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • ANASAYFA
  • GIDA
  • TARIM
  • SAĞLIK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • EĞİTİM
  • DEĞER KATANLAR
  • DİĞER
    • MUTFAK
    • BİLİM
    • ÇEVRE
    • YAŞAM
    • HAVA DURUMU
    • GÜNCEL
    • ASTROLOJİ
    • KİTAPLIK
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Gıda Hattı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Anasayfa Tarım

Bakan Pakdemirli’den tarımda kartelleşme vurgusu!

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Tarımda kartelleşme, ülkelerin tarım ve gıda bağımsızlığını da tehdit etmeye başladı” dedi.

19 Ağustos 2020
Süre:8dk Okuma
Gıda sürdürülebilirliğinde lider değişmedi. Türkiye kaçıncı sırada?
FacebookTwitterLinkedinPinterestWhatsappEposta

21. Yüzyılda Gıda-Tarım, Su ve Enerjinin ön planda olduğunu vurgulayan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Tarımda girdi ve ürün piyasaları az sayıda güçlü uluslararası firmanın kontrolü altına girdi. Tarımda bu kartelleşme, ülkelerin tarım ve gıda bağımsızlığını da tehdit etmeye başladı” dedi.

Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, Turkuaz Medya Grubu tarafından düzenlenen “Tarım Ormanın Geleceği” Programına, video konferans ile iştirak etti.

“Tarım ve gıda vazgeçilmez”

21. yüzyılda ön planda yer alan 3 stratejik sektörün gıda-tarım, su ve enerji olduğunu, ikisinin Bakanlığının sorumluluğunda olduğunu belirten Pakdemirli, “Tarım ve gıda hepimiz için vazgeçilmezdir. Olduğunda pek fark etmiyoruz ama azlığında değerini çok daha iyi anlıyoruz. Dünyayı etkileyen pandemi süreci bizlere, tarım ve gıdanın önemini tekrar hatırlattı. En eski uğraş olan tarım, tarih boyunca sadece insanoğlunu beslemekle kalmadı, gelir ve kalkınmanın da önemli bir aracı oldu. Gıda kaynağımız olan bu stratejik sektör, aynı zamanda ekonomik bir faaliyettir. Özellikle son 50 yılda, tarım ve gıda alanında artan rekabetçilik bu sektörün ekonomik yönünü daha çok ortaya çıkardı. 18 yıldır sağlam temeller üzerine oturan bu sektörü, daha ileriye götürecek, yeterliliğimizi artıracak, gıda güvenliğimizi güçlendirecek projeleri hayata geçiriyoruz” dedi.

50 yılda tarımsal hasıla 11 kat artışla 3.4 trilyon dolara ulaştı

İngiliz İktisatçı Robert Thomas Malthus’un teoreminden örnekleme ile Türkiye’nin bu teoremi nasıl çürüttüğünden bahseden Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti:

“Teoreme göre, insan nüfusu, var olan gıda kaynaklarına göre çok daha hızlı artıyor. Nüfus artışı ile gıda üretimi birbirini dengelemeyecek. Böylelikle dar gelirli kesim, gıdaya erişemeyerek bir süre sonra hayata veda edecek.

Son 50 yılda Dünya nüfusu 2 kat artışla 7,7 Milyara ulaşırken, gıdanın ana kaynağı tarım alanı sadece %12 arttı. Ancak Maltus’un bu teoremi gerçek olmadı. Artan nüfusu doyurmak için verimlik ve üretim artışı sağlayan yöntemlere ağırlık verdik. Sulamayı artırdık, gübre ve zirai ilaç kullanımı fazlalaştı, Ar-ge’ye ağırlık verdik.

Sonuçta, verim ve üretimde ciddi artışlar sağlandı.  50 yılda tarımsal hâsıla 11 kat artışla 3,4 Trilyon dolara ulaştı. Tabii bu üretim artışı süreci maalesef birçok sorunu da beraberinde getirdi. Madalyonun diğer yüzüne baktığımızda, tarımsal üretim kaynaklarının azaldığını, toprakların kirlendiğini, arazilerin tahrip olduğunu görüyoruz.

“Küresel ısınma en çok tarımı etkiledi”

Dünyada su tüketiminin %70’ini tarım kullanıyor. 50 yılda kişi başı su kaynakları, her yıl %1 azalırken, su tüketimi ise %1 arttı. Üretim artışı için zirai ilaç ve kimyevi gübre kullanımında artış oldu. Dünya’da zirai ilaç kullanımı 27 yılda %73, kimyevi gübre kullanımı 15 yılda %30 arttı. Doğal ekosistemlerin %70’inden fazlası dönüştürüldü. Tarım ve gıda üretimi, küresel sera gazı emisyonunun %26’sını oluşturuyor. Son 50 yılda artan üretim, tarımın atmosfere saldığı sera gazı miktarını da artırdı.  Son 10 yıl, tüm zamanların en sıcak dönemi oldu. Bu durum en fazla tarımı etkiledi.

Kentleşme ve sanayinin gelişmesiyle; her yıl maalesef 12 Milyon hektar tarım arazisi tahribata uğruyor, 5,2 Milyon hektar orman varlığı her yıl azalıyor.”

“Kartelleşme, tarım ve gıda bağımsızlığını tehdit etmeye başladı”

Üretim kaynaklarındaki azalmanın yanında tarım ve gıda ürünlerinin 50 yılda küresel ticaretin daha fazla ilgisini çekmeye başladığının altını çizen Pakdemirli, “Son 40 yılda tarım ve gıda ürünlerinin dış ticaret hacmi 7 kat artışla 1,6 Trilyon Dolara ulaştı. Tarımda girdi ve ürün piyasaları az sayıda güçlü uluslararası firmanın kontrolü altına girdi. Tarımsal ürün ticaretinde 10 firmanın Pazar payı %90, Gıda ve içecek işlemede 10 firmanın Pazar payı %90, Bitki koruma ilaçlarında 5 firmanın Pazar payı %84, Veteriner ilaçlarında 10 firmanın Pazar payı %75, Tohumda 10 firmanın Pazar payı %73, Tarım Makinelerinde 10 firmanın Pazar payı %65. Tarımda bu kartelleşme, ülkelerin tarım ve gıda bağımsızlığını da tehdit etmeye başladı” dedi.

Gıda Milliyetçiliği ve Yerli Üretim

Pandemi sürecinde gıda milliyetçiliği ve yerli üretim kavramlarının ön plana çıktığını ifade eden Pakdemirli, ”Sınırların kapanması, ülkelerin ihracatlarını kesmesi, artık yerli ve yeterli üretimi vazgeçilmez hale getirdi. Gıda tedarik zincirleri tohumdan üretime, hasattan nakliyeye, depolamadan pazarlamaya kadar birçok unsuru içinde barındırır. Bu sistemi basitleştirmek ve üreteci-tüketici arasındaki kademeleri azaltmak için, gıda tedarikinde kısa değer zincirleri yani Short value chains gelecek 10 yılda gündemde olacak konulardandır. Bu nedenle, eldeki kaynakla, yeterlilik temelinde en verimli ve en kârlı üretimi yapmak, yani optimizasyonu sağlamak, sürdürülebilirlik için gelecekte öncelikli olacaktır” diye konuştu.

Giderek azalan su kaynaklarını etkin ve tasarruflu kullanmak için Tarımda Su Verimliliğini sağlamanın zorunluluk olduğunu ifade eden Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, şunları söyledi:

“Bu verimliği hem büyük sulama yatırımlarında hem de tarla başındaki sulama sistemleriyle yakalamalıyız. Yeşil büyüme – Yeşil Ekonomi terimleri 2010’lardan sonra ortaya çıktı. Özellikle kaynakları etkin kullanım ve çevreci politikalarla üretim anlayışı,  gelecekte yükselecek bir kavramdır. Daha az alanda daha çok üretim yapacak dikey tarım, toprak kaynaklarının yetersiz olduğu yerlerde topraksız tarım ve özellikle şehirlerde kendi ihtiyacının karşılamak için çatı-balkon-park ve boş arazilerde yapılan kent tarımı, önümüzdeki dönemde yükselişe geçecek konulardan birisidir.

Tüm dünya artık tarım ve gıda üretiminde sera gazını azaltan üretim yöntemlerini daha etkin kullanmaya başladı. Özellikle hayvan beslemede metan azaltıcı; yemleme, gübre yönetimi, toprak işlemesiz tarım gibi tedbirler daha da artacaktır.”

Türkiye ekilebilir tarım arazisinde dünyada 17. sırada

Konuşmasında Türkiye’nin tarım ve orman varlığına da değinen Bakan Pakdemirli, “Dünya’da ekilen tarım alanı, toplam tarım alanının %32’si iken, Türkiye’de bu oran %61 seviyesinde. Yani dünya ortalamasına göre 2 kat daha iyi durumdayız. 23,1 milyon hektar ekilebilir tarım arazimizle dünya genelinde 17. sıradayız. Yine son 18 yılda; orman alanımızı yaklaşık 2 milyon hektar artışla, 22,7 milyon hektara ulaştırmamıza rağmen bu alanda dünyada 47. sıradayız. Diğer yandan 14,6 milyon hektar mera varlığımız ile dünyada 44. sıradayız.  Dolayısıyla toprak, orman ve su varlığı imkânlarımızı doğru okumalı ve mevcut potansiyelimizi daha etkili kullanacak çalışmalara ağırlık vermeliyiz” şeklinde konuştu.

“Küçükbaş hayvan sayısında Avrupa’da 1. Sıradayız”

Türkiye’nin 12 binden fazla bitkiye ev sahipliği yapan, nadir biyoçeşitliliğe sahip ülkelerden birisi olduğunu da belirten Pakdemirli, “Geçmişten bu yana ticaret yollarının üzerinde, yani Hava, Kara ve Deniz yollarının kesişim noktasındayız. 4 saatlik bir uçuş mesafesi ile dünya nüfusunun %40’ına ulaşma imkânımız var. Ülkemiz bulunduğu konum itibariyle, 1,9 trilyon dolarlık tarımsal ticaret hacmine sahip bir bölgede. Avrupa’da, 55,1 milyon küçükbaşla 1. sırada, 18,7 Milyon Büyükbaşla 2. Sıradayız.  Süt üretiminde de 3. Sıradayız.  Tarımsal alan bakımından dünyada 17. sırada olmamıza rağmen, tarımsal hasılada Avrupa’da birinci, dünyada ilk on arasında yer alıyoruz” dedi.

310 milyar lira tarımsal destek

Verilen tarımsal desteklerin üretime ve tarımsal hasılaya büyük bir ivme kazandırdığına da değinen Pakdemirli, şu bilgileri paylaştı:

“Bakanlığımızın yaptığı yatırımlar ve verdiğimiz destekler ile ülkemize güçlü bir tarım ve orman altyapısı kazandırdık. Bu kapsamda; Tarımsal hasılamızı 7,5 kat artırarak 275 Milyar liraya çıkardık. 310 Milyar Lira tarımsal destek verdik. 585 baraj inşa ettik, 6,6 milyon hektar araziyi sulamaya açtık. 4,6 milyar fidanı toprakla buluşturduk. Tohumluk üretimimizi 8 kat, tohumluk ihracatımızı 10 kat artırdık.  Son 18 yılda 220 Milyon Dolar tarımsal ihracat yaptık. 75 Milyar Dolar dış ticaret fazlası verdik. Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi ile verdiğimiz desteklerde muazzam bir artış!

Son iki yılda tarımsal desteği %52 artışla, 22 milyar liraya çıkardık! Bütçemizin %55’ini çiftçimize, yani tarımsal desteklere ayırdık! Tarımsal desteklerin bugün itibariyle %77’si, yani 17 milyar lirası çiftçilerimizin hesaplarına yattı. Verdiğimiz destekler üretime ve tarımsal hasılaya büyük ivme kazandırdı. Bugün; tarımsal hasılada Avrupa’da birinci,  dünyada ilk on içinde olduğumuzu yeniden ifade etmek istiyorum. Bu vesileyle başta çiftçilerimiz olmak üzere, bütün paydaşlarımızın, eline, emeğine sağlık diyorum.

“Pandemi sürecini sıkıntısız geçiriyoruz”

Salgın sürecinde tüm önlemlerimizi aldık, 7/24 çalıştık. Dünyada birçok ülkede market rafları boşaldı! Perakende zincirlerini yönlendirdik, böylece, yurtdışındaki market manzaralarını görmedik. Tarımsal üretimde de aldığımız tedbirlerle üretim kesintisiz devam etti!  Tarımsal desteklerin %77’sini 7 ay içinde ödedik. Nisan ve Mayıs aylarının tarımsal kredi borçlarını erteledik. Tohumun %75’ini çiftçimize hibe vererek, ekilmeyen hazine arazilerini üretime kazandırıyoruz. Ayrıca hazine arazilerini çiftçilerimize tahsis ederek, ekilmedik bir karış toprak dahi bırakmamak niyetindeyiz. Bu süreci 18 yılda oluşturduğumuz güçlü altyapımız sayesinde alnımızın akıyla gıda tedarikinde sorun yaşamadan atlattık. Ancak, geleceği çok daha iyi planlamamız gerektiğini gördük.”

“Kim olursan ol, dijital tarım pazarına gel!”

Bu yıl ülke tarımı adına; tam anlamıyla dijital bir devrime imza attıklarını vurgulayan Bakan Pakdemirli, “Nisan ayında Şura Eylem planında yer alan ve geleceğin tarımına yön verecek bir dijital sistemi, DİTAP’ı uygulamaya aldık. Burada sözleşmeli üretim başta olmak üzere, üretim maliyetlerinin düşmesi, fiyat istikrarının sağlanması, aracı unsurların kaldırılması, üreticinin pazar gücünün artması, finansman olanaklarının arttırılması gibi tarıma değer katacak birçok faktör var! 4 ayda üye sayısı 37 Bini, toplam ciro 110 Milyonu geçti. DİTAP’ın bir sloganı vardı: Kim Olursan Ol, Dijital Tarım Pazarına Gel! Sistemde bugün küçük üreticilerden büyük firmalara, bireysel alıcılardan dev perakendecilere kadar binlerce üye var. Biz bir tohum attık. Tohum yeşermeye başladı. İnşallah büyüyecek ve meyvelerini vermeye başlayacaktır” dedi.

Etiketler: Bekir PakdemirliTarım Ormanın Geleceğitarımda kartelleşme
PaylaşTweetPaylaşPinGönderGönder

İlgiliYazılar

Pakdemirli: “Pandemiye rağmen 5 milyar dolar dış ticaret fazlası verdik”
Güncel

Yerli elektrikli traktör için tarihi Bakan Pakdemirli verdi!

19 Ocak 2021
Pakdemirli: “Pandemiye rağmen 5 milyar dolar dış ticaret fazlası verdik”
Gıda Haberleri

Pakdemirli: “Pandemiye rağmen 5 milyar dolar dış ticaret fazlası verdik”

14 Ocak 2021
Gıda devi, çiftçiye ve sözleşmeli tarıma verdiği desteği artıracak
Tarım

Bakan Pakdemirli: “Son 2 yılda tarımsal hasıla yüzde 47 arttı, 277,5 milyar liraya ulaştı”

10 Ocak 2021

Bağlantıda Kalalım

Sıcak Haberler

Kanatlı sektörü, COVID’in izlerini silmeye çalışıyor!

Kanatlı sektörü, COVID’in izlerini silmeye çalışıyor!

19 Ocak 2021
Pandemi güncesi: İtalya’da ölümler, İngiltere, Fransa ve Japonya’da vakalar rekor tazeledi!

AB, 30 milyon doz aşı daha alacak

19 Ocak 2021
gida-israf-gidahatti

Çocukların gıdanın değerini bilmeleri için işbirliği yapacaklar!

19 Ocak 2021
Zeytinyağı ihracatı, yeni sezona başarılı bir giriş yaptı!

Zeytinyağı ihracatı, yeni sezona başarılı bir giriş yaptı!

19 Ocak 2021
Gidahatti Logo

Gıdahattı.com, başta gıda olmak üzere hayatın her alanına ilişkin okuyucuların merak edebilecekleri, istedikleri konularda mümkün olduğunca yalın ve net bilgi alabilecekleri yeni nesil dijital medya platformudur.

Gıdahattı.com‘un insana ve hayata dair her konuda söyleyecek bir sözü, araştıracağı bir konu mutlaka vardır. Ayrıca sitemiz, eli kalem tutan ve hayata dair söyleyecek sözü olan herkese açık bir yayın platformdur.

Bizi Takip Edin

  • Hakkımızda
  • Site İçi Arama
  • Bize Yazın!

Copyright © 2019 - Tüm hakları saklıdır.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • ANASAYFA
  • GIDA
  • TARIM
  • SAĞLIK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • EĞİTİM
  • DEĞER KATANLAR
  • DİĞER
    • MUTFAK
    • BİLİM
    • ÇEVRE
    • YAŞAM
    • HAVA DURUMU
    • GÜNCEL
    • ASTROLOJİ
    • KİTAPLIK

Copyright © 2019 - Tüm hakları saklıdır.