Türkiye, tır sisteminin bilgisayarlaştırılması konusunda BM tarafından yürütülen eTIR Projesi paydaşlarından biri olmayı talep etti, 2016 yılı için 30 milyar dolar dış ticaret hedefi konulan İran ile eTIR Projesi uygulamaya konuluyor. Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, İran İslam Cumhuriyeti Büyükelçisi Alireza Bikdeli ve TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun katılımıyla tanıtılan Türkiye-İran eTIR Projesi ile Türkiye’de kağıt ortamında yürütülen tır sistemi, İran özelinde elektronik ortama taşınacak.
Türkiye-İran eTIR Pilot Projesi tanıtım töreninde konuşan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin koyduğu 2023’te 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmak için hem sanayi hem de lojistik kapasitenin artırılması gerektiğini kaydetti.
İran ile 2016 yılı için 30 milyar dolar dış ticaret hedefine ulaşmak için büyük önem taşıyan eTIR Projesi’ni birlikte tanıtacaklarını belirten Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin jeopolitik avantajının istenilen ölçüde zenginliğe dönüştürülemediğini söyledi. Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu:
“Son yıllarda Türkiye’nin konumunu fırsata çevirme noktasında önemli mesafeler kaydettik. İhracatımızın yaklaşık yüzde 40’ını karayoluyla gerçekleştiriyoruz. Uzun yıllardır sınır kapılarımızı ihmal etmiştik. İhracat yapan müteşebbisimizin kamyonları kilometrelerce kuyruk oluşturuyordu. Hükümetimizin olumlu yaklaşımı ve onayıyla dünyada bir ilki gerçekleştirdik. Kara gümrük kapılarını yap-işlet-devret modeliyle modernize etmeye başladık. Bunu yaparken devlete tek kuruş maliyet yüklemedik. Tersine daha etkin ve hacimli çalışan kapılar sayesinde devletin vergi gelirleri katlanarak arttı.”
Yedi gümrük kapısının modernizasyonunu tamamladıklarını ve açtıklarını bildiren TOBB Başkanı, Gürcistan’a açılan Çıldır-Aktaş, Nahcıvan’a açılan Dilucu ve İran’a açılan Esendere gümrük kapılanı inşa ettiklerini, Türkiye’nin en büyük gümrükleme merkezi olan hem İstanbul için hem de ihracatçılar için çileye dönüşen İstanbul Halkalı Gümrüğü’nün modernizasyonunu bitirdiklerini söyledi.
Kilometrelerce uzanan tır kuyruğu görüntülerine son vermek ve tır şoförlerin çilesini bitirmek için Kapıkule Tır Parkının temelini attıklarını kaydeden Hisarcıklıoğlu, “Özel sektör olarak taşın altına elimizi koyduk. Modernize ettiğimiz kapılarda bekleme süreleri yarı yarıya azaldı. Geçiş işlemi 4 katına çıktı. Bu sayede, ihracatçımızın yıllık taşıma maliyeti 400 milyon lira azalmış oldu. Yani her sene ülkemiz sanayicisinin, tüccarının, müteşebbisinin 400 milyon lira daha fazla kazanmasını sağladık” değerlendirmesinde bulundu.
Kamu ve özel sektör ortaklığıyla hayata geçirilen bu uygulamanın dünyada da büyük beğeni topladığını, BM tarafından dünya çapında en iyi örnek olarak seçildiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, çevre coğrafyadaki ülkelere de bu modeli ihraç etmek için çalıştıklarını söyledi.
Taşımacılık sektörünün stratejik bir sektör olduğuna dikkati çekerek, uluslararası taşımacılık sisteminin kalbi sayılan tır sisteminin TOBB tarafından yürütüldüğünü hatırlatan Hisarcıklıoğlu, tır karnesi kullanımıyla 50 yıldır nakliyecilerin sınır kapılarında beklemeden taşıma yaptıklarını, bu kullanımlardan doğan yıllık 35 milyar avro kefalet riskinin birlik tarafından üstlenildiğini kaydetti.
Türkiye’nin tır sisteminin bilgisayarlaştırılması konusunda BM tarafından yürütülen eTIR Projesi paydaşlarından biri olmayı talep ettiğini dile getiren Hisarcıklıoğlu, Türkiye’de kağıt ortamında yürütülen tır sisteminin İran özelinde elektronik ortama taşıyarak özellikle bölgede rol model olacağını belirtti. eTIR Projesi ile işlemlerin artık daha kolay yapılacağını, taşımacılık maliyetlerinin düşeceğini, şeffaflığın geleceğini, işlemlerin daha etkin ve verimli yapılabileceğini anlatan Hisarcıklıoğlu, “Hem ticaret yapan daha fazla kazanacak hem de ülkelerimiz daha fazla kazanacak” dedi.
Bülent Tüfenkci: Sınır geçişleri kolaylaşacak
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci de, eTIR Projesi’nin 64. Hükümet programında acil eylem planı kapsamında hayata geçirilecek projeler arasında yer aldığını belirterek, “Uygulamaya koyduğumuz eTIR Projeleri ile ulusal gümrük sistemleri ve diğer paydaşlar arasında güvenli veri değişimini sağlamayı ve eşyanın ülkeler arası düzenli ve güvenli aktarımını mümkün kılmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda, TIR işlemlerinin etkinliğinin ve güvenliğinin artırılmasını, teminat sisteminin anlık takibinin yapılabilmesin ve usulsüz uygulamaların elektronik veri değişimiyle en aza indirgenmesini hedeflemekteyiz” dedi.
Türkiye’nin 2012 yılında katıldığı ve 34 ülkede uygulanan Ortak Transit karar alıcı komitelerinin dönem başkanı olduğunu hatırlatan Tüfenkci, şöyle devam etti:
“Ülkemizin dönem başkanlığında Makedonya’nın katılım işlemlerini tamamladık, 1 Temmuz 2015’de dahil oldular. Şimdi de Sırbistan’ın işlemlerini tamamlıyoruz, Şubat ayında sisteme katılabilecekler. Bu iki katılım ülkemiz için önemliydi. Çünkü bu sayede Türkiye-Avrupa arası taşımacılarda ‘coğrafi boşluk’ otomasyon ortamındaki taşımacılık açısından kapanmış olacak. Verdiğimiz destekle Afganistan da bu sistemi 2013 yılında yeniden uygulamaya başlamıştır. Pakistan da TIR Sistemi’ne 2016 yılı Ocak ayı içinde katılım sağladı.
Tır sisteminin amacı karayoluyla yapılacak nakliyatta araçlara özel bir belge olan TIR Karnesi verilmesi ve bu karneye sahip araçlar ile bu sözleşmeye taraf ülkeler arasında yapılacak transit taşımacılıkta ilave teminat aranmamasıdır. TIR Sistemi, standart belge ve kontroller yoluyla sınır geçişlerini kolaylaştırmakta, formalitelerin azaltılmasıyla taşıma maliyetlerini düşürmekte ve nihai halde ticaret ve taşımacılık işlemlerini hızlandırmaktadır.
Söz konusu sözleşmeye katılmakla Avrupa’ya yönelik taşımalarda nakliyecilere yeni bir yol açtık. Tamamen nakliyecilerimiz ve dolayısıyla ihracatçılarımızın hizmetinde olan mevcut iki sistem; Ortak Transit ve TIR Sistemi, birbirini tamamlayacak şekilde işlemektedir. Ülke olarak yıllık basılan yaklaşık 2 milyon TIR Karnesi’nin ortalama yüzde 25’ini kullanmaktayız. Bu sayıyla sistemin en büyük uygulayıcısı konumunda bulunmaktayız. Türkiye’de bin 500’ün üzerinde nakliye firmamız ve 60 binden fazla araç filomuz TIR rejimi altında taşıma yapmaktadır. Bu sebeple, TIR Sistemi’nin coğrafi genişlemesine ve işlemlerin elektronik ortama aktarılmasına özel önem atfetmekte ve bu doğrultuda faaliyetlerimizi hızlı bir biçimde sürdürmekteyiz.”
İran İslam Cumhuriyeti Büyükelçisi Alireza Bikdeli de, projenin Türkiye ile İran arasındaki ticaretin gelişmesine katkı yapacağının altını çizdi.