Bilim adamlarının yeni keşfine göre önceden yalnız yaşadığı düşünülen ahtapotlar, gruplar halinde oluşturdukları şehirlerde yaşıyor.
Yeni Zelanda ve Avustralya’nın kuzeyindeki tropik altı sularda bulunan Sidney ahtapotlarının yalnız yaşadığı düşünülüyordu.
Ancak bölgede çalışan deniz biyologlarının ilginç keşfi, bu bilginin yanlış olduğunu gösterdi. Yapılan gözlemlere göre bu bölgedeki ahtapotlar, kendi türünün oluşturduğu küçük şehirlerde zaman geçirme eğiliminde.
Ahtapot şehrinin adı Oclantis
Araştırmacılar bu küçük şehre Oclantis adını verdi. Bu isim ahtapotun İngilizcesi olan Octopus ve kayıp şehir anlamında kullanılan Atlantis kelimelerinin birleşiminden oluşan anlamlı bir gönderme.
Alaska Pasifik Üniversitesi’nden David Scheel’in başında bulunduğu uluslararası bir araştırma ekibi Oclantis’i Avustralya’nın doğusundaki Jervis Körfezi’nde keşfetti. Burada yalnız yaşadığı düşünülen 15 ahtapotun grup halinde bulunduğu görüldü.
Tespitlerini bilimsel bir makale haline getirerek Deniz ve Tatlı Su Davranışları ve Fizyolojisi dergisinde yayınlayan ekip, şunları söyledi:
“Etkileşim, işaretleşme, çiftleşme, eşi koruma, birbirlerini mağaralardan dışarı çıkarma gibi davranışları sıkça gözlemledik. Bunun yanında yabancıların bölgeden uzaklaştırılmasına yönelik girişimler de kaydettik.”
Ahtapotlar adeta çevre mühendisi
Yeni çalışmanın yazarlarından olan, Şikago Illinois Üniversitesi’nden Stephanie Chancellor’a göre Sydney ahtapotları ev inşa edebiliyor, çevresini düzenleyebiliyor.
Ahtapotların bu amaçla denizin dibinde kayaların çıktığı noktalarda toplandıklarını aktaran Chancellor; “Bölgede rastladığımız ahtapotlar kaya çıkıntılarının dışında yedikleri canlılardan arta kalan kabukları yığın haline getiriyor. Bu kabuklar genellikle istiridye ve deniz taraklarına ait oluyor.
Ahtapotların kabuk yığınlarını küçük mağaralar oluşturacak biçimde düzenlediğini görüyoruz. Bu becerileri nedeniyle ahtapotlara çevre mühendisi benzetmesini yapıyoruz” diye konuştu.