Joseph Priestley 1774 yılında yaptığı oksijen keşfi ile, yanma olayının neden ve nasıl gerçekleştiği sorularına cevap buldu. Bir İngiliz olarak doğan Joseph Priestley, politika, din ve bilim ile yakından ilgileniyordu. Priestley, Amerikan ve Fransız devrimlerine yönelik desteği nedeniyle 1794 yılında İngiltere’den ayrılmak zorunda kaldı ve ölene kadar Amerika’da yaşadı.

Priestley 1 Ağustos 1774’te en çok bilinen deneyini yaptı. Priestley 30 santimetrelik bir cam kullanarak güneş ışığını kırmızı renkli bir civa oksit topağı üzerinde odakladı. Civa oksit topağı, civa bulunan bir kap üzerine tersten kapatılmış cam bir kabın içindeydi. Bu işlem cam içinde gaz salınmasına yol açtı ve Priestley’e göre salınan gaz “normal havadan 5 6 kat daha iyiydi”. Priestley sonraki testlerinde bu havanın benzer miktarda havaya kıyasla ateşin daha yoğun yanmasını ve farenin daha uzun süre hayatta kalmasını sağladığını gördü.
Kimya alanında faaliyet gösteren bilimsel bir topluluk olan American Chemical Society, 2000 yılında Joseph Priestley’in Oksijen Keşfi için Uluslararası Tarihi Kimyasal İşaret adadı.
Joseph Priestley kimdir?
1733 ile 1804 yıllar arasında yaşayan Priestley, araştırma konusunda oldukça üretkendi. Priestley karbonatlı suyu ve kauçuk silgiyi icat etti, bir düzine önemli kimyasal bileşiği tanımladı ve elektrik hakkında önemli bir makale yazdı.
Ortodoks dışı dini yazıları ve Amerikan ve Fransız devrimlerine yönelik desteği nedeniyle ülkesinde o kadar yoğun bir tepki gördü ki, 1794 yılında İngiltere’den ayrılmak zorunda kaldı. Amerika’da Pennsylvania’ya yerleşen Priestley, ömrünün sonuna kadar araştırmalarına burada devam etti.
Priestley ve oksijen keşfi
Priestley, oksijeni keşfeden adam olarak biliniyor.
Priestley, 1774 yılında tamamlanan bir dizi deneyde, havanın saf bir madde değil gaz karışımı olduğunu belirlemişti. Bunlardan bir tanesi, renksiz, oldukça reaktif ve havaya yanma özelliği kazandıran bir gazdı. Bu gaz daha sonra fransız kimyacı Antoine Laurent de Lavoisier tarafından oksijen olarak adlandırıldı.
Priestley’in keşfinin oldukça önemli olduğu kabul ediliyor. Bilim insanları bugün 92 doğal element tanımlıyor.
Bunlar arasında atmosferin %78’ini oluşturan azot ve %21’ini oluşturan oksijen de var.